Bizim “ecnebi”ler harıl harıl çalışıyor!
Kimliklerine bakarsanız, "buralı"lar. Kişiliklerine bakarsanız, "vatansız"lar. Dededen, babadan beri böyle yaşıyorlardı. Ülkenin zihni (medyası, kültürü, vd.) kolonyal çiftlikti. Bunlar da o çiftliğin...
Kimliklerine bakarsanız, "buralı"lar.
Kişiliklerine bakarsanız, "vatansız"lar.
Dededen, babadan beri böyle yaşıyorlardı.
Ülkenin zihni (medyası, kültürü, vd.) kolonyal çiftlikti. Bunlar da o çiftliğin kâhyasıydı...
Dünyanın egemenleri darbeden darbeye gelip çiftliği kolaçan ediyor, hasılatı topluyor, sonra kâhyanın sırtını sıvazlayıp ülkesine dönüyordu.***
İşler değişip düzen bozulduğundan beri bu tayfanın misyonu ve stratejisi de değişti.
Artık şöyle bir mantıkla ilerliyorlar...
Mademki, onlarca yıl sessiz çoğunluk olarak kalan halk siyaseten iktidarda tecessüm etti...
Mademki, bu siyasi gövdeyi bir çırpıda geri itmek imkânsız...
O halde gövdeyi değil, ruhu sarsmak gerek...
Toplumsal beraberlik için gereken ruhsal dengeyi bozmak, halkı kendinden şüpheye düşürmek gerek...
Hedefleri bu!***
Malum medyanın iki yıldır sistemli yayın yaptığı ama son günlerde ateşi harlandırılan "ensest" konusu da bu planın bir parçası.
Elbette, ensest çok ciddi bir yara...
Ancak "bizim toplumun yüzde kırkı ensest yaşıyor" diyenlerin yaptığı iş başka!
Bunu doğrulamak için akraba evliliklerinin tamamını ensest sayan okumuş yazmış herifler de bilerek çarpıtıyorlar.
Dikkat eden, fark edecektir...
Bizim "yerli ecnebiler"imiz yıllarca halkı aşağıladı; göbeğini kaşıyan adam, bidon kafa, çomar...
Etmedikleri hakaret kalmadı.
Baktılar, olmuyor; şimdi toplumun moralini bozma aşamasına geçtiler.
Uyanık olmalı ve masaya getirilen her tartışmaya (atlet, ensest, vd) atlayıp anaforun büyümesine izin vermemeliyiz.
Kişiliklerine bakarsanız, "vatansız"lar.
Dededen, babadan beri böyle yaşıyorlardı.
Ülkenin zihni (medyası, kültürü, vd.) kolonyal çiftlikti. Bunlar da o çiftliğin kâhyasıydı...
Dünyanın egemenleri darbeden darbeye gelip çiftliği kolaçan ediyor, hasılatı topluyor, sonra kâhyanın sırtını sıvazlayıp ülkesine dönüyordu.
Artık şöyle bir mantıkla ilerliyorlar...
Mademki, onlarca yıl sessiz çoğunluk olarak kalan halk siyaseten iktidarda tecessüm etti...
Mademki, bu siyasi gövdeyi bir çırpıda geri itmek imkânsız...
O halde gövdeyi değil, ruhu sarsmak gerek...
Toplumsal beraberlik için gereken ruhsal dengeyi bozmak, halkı kendinden şüpheye düşürmek gerek...
Hedefleri bu!
Elbette, ensest çok ciddi bir yara...
Ancak "bizim toplumun yüzde kırkı ensest yaşıyor" diyenlerin yaptığı iş başka!
Bunu doğrulamak için akraba evliliklerinin tamamını ensest sayan okumuş yazmış herifler de bilerek çarpıtıyorlar.
Dikkat eden, fark edecektir...
Bizim "yerli ecnebiler"imiz yıllarca halkı aşağıladı; göbeğini kaşıyan adam, bidon kafa, çomar...
Etmedikleri hakaret kalmadı.
Baktılar, olmuyor; şimdi toplumun moralini bozma aşamasına geçtiler.
Uyanık olmalı ve masaya getirilen her tartışmaya (atlet, ensest, vd) atlayıp anaforun büyümesine izin vermemeliyiz.
Ne oluyor, ne olacak?
21 Kasım 2024 | 437 Okunma
Çığ
19 Kasım 2024 | 386 Okunma
ABD’yi konuşmaktan mı korkuyorsunuz?
18 Kasım 2024 | 504 Okunma
‘Ben... şey... inanacağım’
17 Kasım 2024 | 119 Okunma
Haftanın notları: Maneviyat ölünce...
16 Kasım 2024 | 172 Okunma
TÜM YAZILARI