Hava çöp kokuyordu, deniz acayip dalgalıydı, müzik berbattı
Tatil izlenimlerimin "selamsız sabahsız kahvaltılar"la bittiğini sandıysanız, yanıldınız. Anlatacak daha çok şey var. Çünkü oteller, lokantalar, gezi alanları, yolculuk araçları ve genel olarak tatili...
Tatil izlenimlerimin "selamsız sabahsız kahvaltılar"la bittiğini sandıysanız, yanıldınız.
Anlatacak daha çok şey var.
Çünkü oteller, lokantalar, gezi alanları, yolculuk araçları ve genel olarak tatili algılayış biçimimiz bir tür laboratuvar ortamı özelliği taşıyor.
Toplumsal ruh halimizi orada en net biçimde gözlemlemek mümkün.
Ve baştan söyleyeyim; halimiz hiç iyi değil.
Çocuklar mesela...
Bir günahları yok.
Fakat gelecek için verdikleri tatsız işaretler çok.
Anne babalarının onların varlığından nasıl sıkıntı duyduklarını ama etrafa karşı onların üzerinden mutluluk oyunu kurduklarını hissediyor ve bu oyunu bozmak için ellerinden geleni yapıyorlar.
Malum, yapaylıkları, yalanları, aldatmaları biz yutarız da çocukların gözünden hiç kaçmaz.
O zaman gelsin öfke nöbetleri...
Gelsin kamuya açık biçimde sahnelenen çekirdek aile şımarıklıkları...
Bir de yükselen trend var.
Üç yaşındaki çocukların anne babalarına "çocuğunuz kaç dil biliyor?" diye soruluyor.
Sen aklımı koru Yarabbim!