Yalancılar
İnsan yalancı birilerini özler mi? Özlermiş... Gençliğimin yalancılarını özler oldum. Söylediklerinden utanırlar, etkisi çarçabuk geçsin, unutuluversin isterlerdi. Yalanda ısrar edenlerin toplumca...
İnsan yalancı birilerini özler mi?
Özlermiş...
Gençliğimin yalancılarını özler oldum.
Söylediklerinden utanırlar, etkisi çarçabuk geçsin, unutuluversin isterlerdi. Yalanda ısrar edenlerin toplumca gözetim altında tutulduğu; yalan alışkanlığı geliştirenlere acınan günlerdi.
Sonra gün geldi...
Sosyopatik yalancılar yağmuruna tutulduk.
Atıyorlar, tutuyorlar, hiç utanmadıkları gibi bir de kendilerini haklı buluyorlar.
Hatta yalanlarına kendileri de inanıyor.
Bu türden mitomanlarla (yalancılık hastaları) gündelik hayatta boğuştuğumuz yetmiyormuş gibi...
Şimdi de kurumsal ve medyatik yalancılık vakaları başımıza musallat oldu!
TV'lerde günler boyu kasıla kasıla yalanlar savurup sonra "eh söyledik, nolmuş!" diye geçiştirmenin dayanılmaz hafifliğini yaşatıyorlar bize...
Siyasetin "büyük resmi" kadar küçük ya da bize detay gibi görünen yanları da önemlidir.
Tökezlediğimiz, düştüğümüz, çürüdüğümüz yer orasıdır.
Malum... Bir kamuoyu araştırma şirketinin başkanı "Erdoğan kazanıyor deseydim, camia beni çarmıha gererdi, yalan söyledim" dedi.
Bana kalırsa bu açıklama ve benzerleri "itiraf" denilip geçiştirilmemeli...
Sevimli bir şeymiş gibi pazarlanmamalı...
Hukuksal ve kurumsal karşılıkları olmalı.
Çünkü seçimin hemen ertesinde CHP'liler ortalığı birbirine katıp "anket şirketleri böyle demiyordu, demek ki oylarımız çalındı" diye feryat etmediler mi?
Onları aldatan anket şirketleriyse, okudukları yazarlar çizerlerse...
Bu yalanı teşvik eden partiler ve mahalleler varsa...
Olay öyle hafife alınıp geçiştirilecek gibi değildir.
Kurumsal olarak teşvik edilen yalancılık...
Yalanı siyasal strateji kılmak...
Ve bunun "affedilmeyi" bile gerektirmeyecek kadar sıradan bir şey olduğu duygusunu yaymak...
Bütün bunlar kabul edilemez.
Etmemeliyiz!
Şunu da not düşmek isterim: Her seçim sonrası ağlaşarak "sevgili takipçilerim yanıldım, sizleri de yanılttım, özür dilerim" mesajı atan yazar, gazeteci, akademisyenlerin durumu da çok farklı değil.
Yanılmadılar.
Yalan söylediler.
Bal gibi gerçeği biliyorlardı.
Hem de en başından beri...