Allah’ın sevgilisini kendimizden daha çok seveceğiz
Allah Resulü buyuruyor ki:“Beni ailenizden, malınızdan ve diğer insanların tamamından daha çok sevmedikçe hiçbiriniz imam etmiş olmaz.”Hz. Ömer Peygamberimiz'e (s.a.) gelerek “Ya Resûlallah, şu iki...
Allah Resulü buyuruyor ki:
“Beni ailenizden, malınızdan ve diğer insanların tamamından daha çok sevmedikçe hiçbiriniz imam etmiş olmaz.”
Hz. Ömer Peygamberimiz'e (s.a.) gelerek “Ya Resûlallah, şu iki yanımın ortasından taşıdığım canım hariç seni her şeyden ve herkesten çok seviyorum” dedi. Peygamberimiz de şöyle karşılık verdi: "Herhangi biriniz beni canından ve kendinden de çok sevmedikçe asla iman etmiş olmayacaktır”.
Ömer bu iltifatın ve hitabın da tesiriyle değişmiş, Peygamberini kendinden de daha çok sevdiğinin şuuruna varmış olarak şu cevabı verdi:
“Sana Kitab'ı gönderene yemin ederim ki seni canımdan ve kendimden de daha çok seviyorum!”.
“Sevgili Efendisinin müjdeli cevabı şu oldu:
“İşte şimdi oldu ey Ömer!”
Birinci günün yazısında “bizi Allah sevgisine götürecek rehberin Allah Resulü ve sevgilisi olduğunu” bildiren âyet mealini okumuştuk. Bu âyet Allah'ın, Peygamberimizi sevdiğinin kesin delilidir. Allah'ın sevdiğini kişi kendinden çok sevmedikçe onun yolunu izleyerek Allah sevgisine mazhar olamaz; çünkü Allah ve Resulü'nün rızası ve talimatıyla müminin arasına kendisi (nefsi) girer. Maddi ve nefsani arzular, heyecanlar, güdüler, ihtiraslar insanı bir yana (topraktan yana, diğer canlılarla ortak olan zevklerden yana çekerler. Allah Resulü'nü kendinden çok sevmedikçe “kendinden gelen bu çekime” karşı koymak mümkün veya kolay olmaz. İşte bu sebeple Allah Resulü'nü mümin kendinden de çok sevecek ve ancak böyle bir sevgi sayesinde onu hayatına rehber kılacak, bu rehber de mümini Allah sevgisi (Allah tarafından sevilme) saadetine nail kılacaktır.