Kurtlar sofrasında insanın hali
Herkesin aklı ve vicdanı çeşitli iç ve dış etkiler ve baskılar altındadır. Tam bağımsız bir akıldan ve vicdandan söz edenler veya onun varlığını iddia edenler kendilerini...
Herkesin aklı ve vicdanı çeşitli iç ve dış etkiler ve baskılar altındadır. Tam bağımsız bir akıldan ve vicdandan söz edenler veya onun varlığını iddia edenler kendilerini aldatıyorlar.
Fıtrat'a, akla ve vicdana rağmen Hz. Âdem'in ilk iki çocuğundan biri diğerini kıskanıyor ve öldürüyor. Kıskanmayan, kardeşine el kaldırmayan Habil ise bir başka kaynaktan rehberlik ve güç alıyor: Allah ve O'nun dini.
Bir hak dine teslim olmamış Âdem oğullarının birbirinin kurdu olması kaçınılmaz görünüyor; tarih boyunca da olmuşlar.
Sözde ve görüntüde dindar olanlardan da kurt gibi davranışlar oluyor, buna ne demeli?
Bunun sebebi özde değil, sözde dindar olmaktır. Özde dindar (kâmil iman, ihlas ve ihsan mertebesinde amel sahibi) olanlardan ancak iyilik, güzellik, merhamet, yardım, sevgi, âdil barış… gelir.
Bugün Batı dediğimiz âlem ile coğrafyası başka yana düşen diğer toplulukların hak dinden uzak kalanlarının akılları ve vicdanları, kendi çıkarları için bütün dünyayı bir kaosun içine sokmaktan başka bir işe yaramıyor.
Yalnızca kendi çıkarını elde etmek ve sağlama almak, din ve imanları olan fertler ve topluluklar bir insanlık sorununu müzakere etmek üzere bir araya geldiklerinde bir kurtlar sofrası kurulmuş oluyor. Bunlar arasında hak dine teslim olmuş veya nadiren de olsa belli konularda onlar gibi düşünen ve davranan insanların hali “kurtlar sofrasında bir insanın halidir”.