Şeriatla hükmetmeyen kâfir olur mu?
Dinimizi teröre, şiddete ve cana kıymaya alet edenlerin çokça kullandıkları âyetlerden dördününün mealini verecek, sonra bunlardan çıkan manayı ve hükmü özetleyecek, ardından da...
Dinimizi teröre, şiddete ve cana kıymaya alet edenlerin çokça kullandıkları âyetlerden dördününün mealini verecek, sonra bunlardan çıkan manayı ve hükmü özetleyecek, ardından da Müslümanların büyük bir kısmının itikadda (inanç konularını anlamada) kendisine tabi oldukları Ebu Mansur Mâtürîdî ile büyük müfessir Kurtubî'den, yaptığım özeti destekleyen nakiller yapacağım.
“Kendilerini Allah'a vermiş olan peygamberlerin ve –Allah'ın kitabını korumaları kendilerinden istendiği için– Rablerine teslim olmuş zâhidlerin, bilginlerin Yahudiler arasında kendisiyle hükmettikleri, içinde hidayet ve aydınlık bulunan Tevrat'ı elbette biz indirdik. Hepsi onun (hak olduğunun) şahitleri idi. O halde insanlardan korkmayın, benden korkun da âyetlerimi az bir bedel karşılığında satmayın. Kim Allah'ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar kâfirlerin ta kendileridir. /Tevrat'ta İsrâiloğulları'na, “Cana can, göze göz, buruna burun, kulağa kulak, dişe diş... ve yaralamalara da birbirine kısas vardır. Kim kısası bağışlarsa bu kendisi için bir kefâret olur. Ve her kim Allah'ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar zalimlerin ta kendileridir” diye yazdık. /Ardından o peygamberlerin yolu üzere, kendinden önce gelmiş olan Tevrat'ı tasdik edici olarak Meryem oğlu Îsâ'yı gönderdik. Ona da içinde hidayet ve nur bulunan, kendinden önce gelmiş olan Tevrat'ı tasdik edici, takvâ sahipleri için bir yol gösterici ve bir öğüt olarak İncil'i verdik. /İncil'e tâbi olanlar da Allah'ın onda indirdiği hükümlerle hükmetsinler. Kim Allah'ın indirdiği ile hükmetmezse işte tam manasıyla fasıklar onlardır.” (Maide: 5/44-47)