İnadına laiklik, inadına özgürlük!...
Cumhuriyet’in kaptanı Can Dündar, MİT TIR’ları haberlerini peş peşe patlatınca, muhterem ne kadar öfkelenmişti anımsadınız mı? Birden yaşamsal gündelik sorunları unutup AKP’nin...
Cumhuriyet’in kaptanı Can Dündar, MİT TIR’ları haberlerini peş peşe patlatınca, muhterem ne kadar öfkelenmişti anımsadınız mı?
Birden yaşamsal gündelik sorunları unutup AKP’nin izleyeceği politikaları, yeni ortak hükümetin ne zaman kurulacağını bir kıyıya ittim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın haber nedeniyle Cumhuriyet’e ve Can Dündar’a ‘yüce milletimizin, devletimizin başı olarak’ nasıl seslendiğini yeniden duyar gibi oldum:
“Gününü görecek!”
Havuz medyasının yazarları Can’ımıza yüklenmiş, Türkiye Cumhuriyeti’yle yaşıt Cumhuriyet’in, devletin güvenliğini zedelemek, casusluk, terör örgütüsuçlamalarıyla üzerine yürümüştü.
Başta devletin başı, arkasında ak troller...
Uygun adım yürüyüp “devlet ve millet güvenliği” dersleri veriyorlardı...
Henüz 7 Haziran seçimleri yapılmamıştı. Umutları tek başına iktidar olmak, 400 milletvekilini Meclis’e sokup anayasayı değiştirip başkanlık sistemine geçmek...
Halkımız, uyur gibi gözükür kimi zaman...
Öyle gözüktü, HDP yüzde 10 barajını aşıp yüzde 13’ü vurdu, Ak Saray’ın evde yaptığı hesap seçim sandığına uymadı.
Ve dün Cumhuriyet gazetesinin kaptanına “Kişi Dalı”nda “2015 Basın Özgürlüğü Ödülü” verildi Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin oluşturduğu seçici kurulca...
Gazetecilik gerçekleri arama mücadelesidir...
Gerçek gazeteciler baskıyla, şiddetle susturulamaz...