Mustafa Kemal’in sesi...
İçinde yaşadığımız acılı, hüzünlü günleri, geniş zamanın ufkuna yerleştirip biraz düşününelim isterseniz... Bugün Cumhuriyetimiz 93 yaşında... Cumhuriyet...
İçinde yaşadığımız acılı, hüzünlü günleri, geniş zamanın ufkuna yerleştirip biraz düşününelim isterseniz... Bugün Cumhuriyetimiz 93 yaşında...
Cumhuriyet devrimi, kulu birey yaptı, eğitim sistemini değiştirdi, fabrikalar kurdu,çağdaş, aydın bir kuşak yetiştirmek için Köy Enstitülerini hayata geçirdi.
Mustafa Kemal’e karşı çıkanlar, onu yerden yere vuranlar da bugün Atatürk’e çok şey borçludur.
Yakın tarihimizi bilmeyenler nedense bu gerçeklerle yüzleşmezler. Laf ebeliği yaparlar.
Dinciler, tarikatçılar, kendilerini demokrat, liberal, solcu olarak tanımlayanlar da aynı yanılgıya düşer, laikliği hafife alırlar.
Bunlar, bildim bileli Mustafa Kemal’in “Kurtuluş Savaşı”nın başlamasında hiçbir etkisinin olmadığı tezini savunurlar.
Yazı ve dil devrimine karşı çıkanlar, 1934 yılında kadınlara seçme ve seçilme hakkının verildiğini unuturlar.
Oysa o tarihte Avrupa’nın pek çok ülkesinde kadınların böyle bir hakkı yoktu.
Mustafa Kemal’in en temel politikalarından birisi, sanata, kültüre, bilime önem vermesiydi.
Atatürk’ün Osmanlı tarihi konusunda ilk bilimsel çalışmayı başlattığını kaç kişi bilir?
Manevi kızı Prof. Dr. Afet İnan’dan ilgilenmesini istediği konulardan birisi de Piri Reis’in yaşamının araştırılması, Fatih Sultan Mehmet ve Mimar Sinanheykellerinin dikilmesidir.
Atatürk ne diyordu:
“Bir toplumun dili olmazsa tarihini yazamaz...”
Mustafa Kemal bunun için kurmuştu Türk Dil ve Tarih Kurumu’nu.
***
Kurtuluş, emperyalizme karşı kazanılmış bir zaferdir.
Kuruluş ise Aydınlanmadır.
Laik eğitimin temelleri atılmış, alfabe değiştirilmiştir.
1932’de Halkevleri kurularak, yurttaş eğitiminde büyük bir sayfa açılmıştır.
Halkevleri Genel Başkanı Nafi Atuf Kansu’nun deyişiyle buradaki amaç,Cumhuriyet ilkeleri doğrultusunda halkı aydınlatıp bilinçlendirmek, ulusal kültürü geliştirmek, bilimsel çalışmalar yaparak köylü-aydın; kır-kent ayrımını en aza indirmekti.
Tiyatrodan müziğe; tarihten bilime değin bilinçli kuşaklar yetiştirmekti.
Aydınlanmanın Rus ve Fransız Devrimi’yle farkı şuydu:
“Aydınlanma hareketi bir sanayi devrimi değildi. Çünkü o tarihte Türkiye’de işçi sınıf yoktu.”