Neler gördük neler!...
Koalisyon hükümetlerinin ne menem bir şey olduğunu, şimdiye dek hiçbir koalisyondan bu ülkeye hayır gelmediğini ve bu gerçeğin tecrübeyle sabit olduğunu anlattık durduk…Kimse kimseyi kandırmaya...
Koalisyon hükümetlerinin ne menem bir şey olduğunu, şimdiye dek hiçbir koalisyondan bu ülkeye hayır gelmediğini ve bu gerçeğin tecrübeyle sabit olduğunu anlattık durduk…
Kimse kimseyi kandırmaya çalışmasın, 7 Haziran'dan sonra çıkan tabloyu da gördük…
Bırakın bilmem kaçlık bloku, koalisyonu, azınlık hükümetini, seçim hükümetini.., 2 aylık geçici bir bakanlar kurulu için bile ne kadar zorlandık…
Belirsizlik sürecinin bize ne kadar çok şey kaybettirdiğini gördük…
Seçim öncesi “PKK kongresini yapıp silah bırakma kararı alacak biçimindeki yaklaşımlar demagojidir.” diyerek nispeten yumuşak açıklama yapan Kandil'in, seçimden sonra nasıl harekete geçtiğini gördük…
11 Temmuz'da KCK'nın ateşkesi bitirdiğini, ardından 15 Temmuz'da (Davutoğlu Demirtaş ile görüştüğü gün) 'devrimci halk savaşını başlattık' dediğini gördük…
Velhasıl bu belirsizlik sürecini fırsat bilip asker, polis, sivil demeden teröristlerin nasıl haince ve alçakça saldırdığını gördük…
Seçim öncesi 'AK Parti'yi tek başına iktidar yapmamak üzere bir araya gelen benzemezlerin seçim sonrasını iyi planlayamadıklarını gördük…
Dolayısıyla o malum yüzde 60'lık blokun nasıl çatladığını gördük…
Yarım asırdan fazladır tek başına iktidar yüzü görmeyen CHP'nin, koltuğu görünce (diktatörle bile olsa!), 4 yıllık koalisyon kurmaya ne kadar teşne olduğunu gördük…