Tarikat desteği...
Tarihe not düşmek için - 16Fethullahçılar ne oldu da birden REFAHYOL’un devamı ve Tansu Hanım’ın başbakanlığında erken seçim için karar aldılar? Oysa Fethullah Gülen, gazeteci Yalçın...
Tarihe not düşmek için - 16
Fethullahçılar ne oldu da birden
REFAHYOL’un devamı ve Tansu Hanım’ın başbakanlığında erken seçim için karar aldılar?
Oysa Fethullah Gülen, gazeteci Yalçın Doğan’a Kanal D’de üstü kapalı olarak Başbakan Necmettin Erbakan’ı eleştirmiyor muydu?
Anlatalım bu değişimi:
Enişte devreye girmiş, yurtiçinde ve yurtdışında 200’e yakın özel okulu, 2 bine yakın yurdu, dershaneleri, finans ve sigorta kuruluşları bulunan Fethullahçılara sert çıkmıştı.
Eh, Enişte sert çıkınca da DYP içindeki Fethullahçılar harekete geçmiş, REFAHYOL’un yıkılmaması için kolları sıvamışlardı...
Milli Eğitim ve Dışişleri bakanlıkları DYP’nin elinde olduğuna göre Fethullahçılar hemen REFAHYOL’a sarıldılar...
Dediler ki:
“Aman okullarımıza, finans ve sigorta kurumlarımıza dokunmayın, biz ne isterseniz yaparız...”
Enişte, banka patronu televizyonculara da daha önce aynı gözdağında bulunmuş, onların “hizaya” gelmelerini sağlamıştı...
İşte eski Çevre Bakanı ve DYP Manisa Milletvekili Rıza Akçalı bu gelişmelerden sonra devreye girdi.
“Refah - Doğru Yol” birlikteliğinin ileriye dönük işbirliğinde ilk adımı attı...
Artık Enişte çok rahattı...
Milli Eğitim ve İçişleri bakanlıklarının kilit noktalarında bulunan Fethullahçı bürokratlar da soluklanmıştı...
Acaba bu gelişmeler olurken Atatürkçü, laik Milli Eğitim Bakanı Mehmet Sağlam ne yapıyordu?
Sanırız o da rahatlamıştı...
Ama askerler rahat değildi. Özellikle de şeriatçı vakıflarla ilgili dosyalarda, askerlerin tüylerini diken diken eden belgeler vardı. Askerler bu bilgileri değerlendirirken şöyle diyorlardı:
“Dipten gelen şeriat dalgası...”
Fethullahçılara sempatiyle bakan Sabah gazetesi, bizlerin öteden beri üzerinde durduğu bir ilişkiyi manşetten verdi:
“Tarikatlar devrede...”
Rıza Akçalı’nın Fethullah Gülen’le yan yana fotoğraflarını yayımlayan Sabah şöyle diyordu:
“Erken seçimin ve başbakanlığın Çiller’e geçmesinin gündeme gelmesiyle DYP Milletvekili Rıza Akçalı bir anda ön plana çıktı. Son birkaç güne kadar adı fazla anılmayan Akçalı’nın, Erbakan’la Çiller arasında arabuluculuk yapmasının ardında, Nur cemaatinin lideri Fethullah Gülen’e yakınlığının yattığı belirtiliyor.”
Eski Siirt Valisi Atilla Koç’un Başbakanlık Müsteşar Vekilliği’ne atanmasını ise Sabah gazetesi şöyle yorumluyordu:
“Fethullah Gülen tarikatına yakınlığıyla tanınan Koç’un tarikatlara taviz sonucu göreve getirildiği belirtiliyor.”
***
Zaman gazetesine göre hem Rıza Akçalı hem de Atilla Koç, Sabah’ın Ankara Temsilcisi Fatih Çekirge’ye açıklama gönderip haberin düzeltilmesini istediler...
Akçalı ve Koç’un düzeltmeleri dün, Sabah’ta “minnacık” biçimde yayımlandı...
Fethullahçılar kendilerini eleştiren her haber ve yazıyı yalanlarlar...
Örneğin Fethullah Gülen’in avukatları, bizim her yazımıza yalanlama gönderip ardından dava açarlar...
Yöntemleri şudur: Gazeteciyi yıldırmak...
Fethullah Gülen’in bizim aleyhimize açtığı dava sayısı, avukatım Fikret İlkiz’e göre 70’in üzerindedir...
Sabah gazetesinin önceki günkü haberi, bize göre çok ilginçti. Haber, Ankara’dan verilmişti:
“REFAHYOL’u ’Cumhuriyet tarihinin en büyük kutsal ittifakı’ olarak niteleyen tarikat liderleri, hükümeti kurtarmak için harekete geçti...”
Haberde ANAP Milletvekili İsmail Durak Ünlü’nün Nakşibendi Şeyhi Esad Coşan’la görüştükten sonra istifa ettiği de yer alıyor; Atilla Koç’un daha önce “şeriatçı faaliyetler” nedeniyle Merkez Valiliği’ne alındığı yazıyordu...
Sabah’ın Ankara Temsilcisi Fatih Çekirge, Yeni Asır’da çalıştığı dönemde özellikle Fethullahçıları çok yakından tanır, Fethullah Gülen’le görüşür ve 1 -1.5 yıl önceye dek Fethullah Hoca’nın sadece 3-5 gazeteciyi çağırdığı toplantılara katılırdı...
Ben, Sabah’ta yayımlanan haberin doğruluğuna bu nedenle inanıyorum...
***
Enişte devreye girince Fethullahçılarda panik başlıyor...
Bunca okul, yurt, şirket, finans kuruluşu, sigorta şirketleri bir denetlenirse neler çıkar dersiniz?
Sahi, bir de tekstil, otelcilik, özel hastane işiyle uğraşanlar var...
Bakın aklıma gelmişken söyleyeyim:
Abdullah Çatlı Fethullahçı olmuştu Türkiye’ye döndükten sonra. Halen aranan Erzurumlu Haluk Kırcı da Fethullahçıdır...
Mehmet Ağar’ın Emniyet Genel Müdürlüğü döneminde Fethullahçılara bir hayli “kıyak” çekilmiş, dosyalar kapatılmıştır...
Ya vakıflara gelen paralar?
Fethullahçılar sıkıntıda. Enişte bastırıyor:
“Kutsal ittifaka destek verin...”
Fethullahçılar da desteği veriyor; çünkü elleri mahkûm!