Unutmayın bugün Gaziler Günü!

Bugün 19 Eylül. Gaziler Günü. Mustafa Kemal'e TBMM tarafından “gazi” unvanının verildiği gün. Koray Gürbsüz’ün “UNUT MAYIN/ Gazilerin Gerçeği” (Kırmızı Kedi Yayınları...

Bugün 19 Eylül. Gaziler Günü. Mustafa Kemal'e TBMM tarafından “gazi” unvanının verildiği gün.
Koray Gürbsüz’ün “UNUT MAYIN/ Gazilerin Gerçeği” (Kırmızı Kedi Yayınları, 2017) kitabını hatırlatmanın tam zamanıdır.
Gürbüz’ün kitabından, Yılmaz Özdil’in bugünkü yazısı “Senede bir gün…”de aktardığı gazilerimizin anlatımının bir bölümünü anımsatalım. 

Selim Acar…
“Bir anda kolumu kaldıramadım, vurulduğumu anladım, kurşun göğüs kafesimin altına girmişti, zor nefes alıyordum, ölümü beklemem gerekiyor galiba diye düşündüm, birinin ‘Selim öldü' dediğini duydum, ‘ben ölmedim' diyemedim, sesim çıkmıyordu, meğer vücuduma üç kurşun girmiş, uzuv kaybım var, iç organlarım parçalanmış, askerden sonra dört yıl serseri mayın gibi kendimi aradım, neredeyim, neler oluyor diye günlerimi geçirdim, tek tek şehit arkadaşlarımın mezarlarına gittim, oraya mı aitim, buraya mı aitim, algılayamıyorum, bazen kendimi tuvalet kağıdı gibi hissediyorum, kendi vatanımızı savunduk ama, sanki paçavrayız.”

Erhan Atik…
 “İnsanların duyarsız olması beni çok üzüyor. Kimi insanlar ‘bana ne, benim için mi vuruldun' diyor. Bu cümle beni bitiriyor.”

Erol Aydın…
 “Davul zurnayla gittim, koltuk değneğiyle döndüm, bazı insanlar ‘devletten maaş alıyorsun, daha ne istiyorsun?' diyorlar.”

Erol Ayhan…
 “Karaciğer, bağırsak, böbrek, kalp, ortopedi, beyin, sinir cerrahisi, üç ay içinde 41 ameliyat oldum, bacağımı diz üstünden kestiler, yıllar geçti, hâlâ vücudumdan şarapnel parçaları çıkıyor, biz gazileri biz gazilerden başka kimsenin anlamadığını gördüm.”

Reşat Bakır…
 “Sinir uçlarım çok hassastı, protez taktığımda çok canım yanıyordu, sürekli evdeydim, dışarı çıkamıyordum, ama çocuklar anlamıyor ki… Oğlum yanıma geldi, ısrar etti, birlikte parka gittik, banka oturdum, salıncağa binmek istiyor, kaydıraktan kaymak istiyor, onunla birlikte oynamamı istiyor, bakıyor, etrafındaki babaların hepsi çocuklarını kucaklarına alıyor, oğlum da aynısını istiyor, hadi gayret edeyim dedim, kaldırmak istedim, ikimiz birlikte düştük.”

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Aydınlıkçılar 15 Haziran 2024 | 168 Okunma ‘Gladyo Kraliçesi’ tarih oldu! (2) Akşener’in karakutusu 22 Nisan 2024 | 1.406 Okunma ‘Gladyo Kraliçesi’ tarih oldu (1) 21 Nisan 2024 | 947 Okunma Mihri Belli 30 Mart 2024 | 337 Okunma 68’in ilk şehidi 24 Mart 2024 | 342 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar