Doğru, ima etmek şerefsizliktir!…
Bu masum, mazlum, mağdur ayaklarını bırakın artık…Ahmet Kaya'nın fotoğrafıyla birlikte 'Vay Şerefsiz' manşetini atarak, haysiyet cellatlığının Nirvana'sına erdiniz… Sürekli irticayı...
Bu masum, mazlum, mağdur ayaklarını bırakın artık…
Ahmet Kaya'nın fotoğrafıyla birlikte 'Vay Şerefsiz' manşetini atarak, haysiyet cellatlığının Nirvana'sına erdiniz…
Sürekli irticayı hortlattınız…
“Ramazan'da dayak, tesettürlü öğretmen, okulda namaz…”
'Gerekirse silah kullanırız' manşetini atan da sizsiniz…
Bakın, nasıl gazetecilik yaptığınızı size somut bir örnekle hatırlatayım;
“16 Ekim 1996 günü Başbakan Erbakan 'İcraatın İçinden' programını yapacaktı. Program saat 20:00'de… Aynı gün ve aynı saatlerde milli maç var... Bu yüzden Erbakan'ın programı (İcraatın İçinden) bir gün sonraya erteleniyor… Dolayısıyla program yayınlanmıyor…
Ertesi gün (17 Ekim) Hürriyet Gazetesi'nde 8 sütuna manşet: 'Yalan Rüzgarı.' (Erbakan'ın yayınlanmamış 'İcraatın İçinden' programı için yaptıkları analiz bu!…)
Refah Partisi'nin kurmayları hemen Hürriyet'i arıyorlar…
Soruyorlar; 'Yayınlanmamış programı nasıl olur da yayınlanmış gibi yorumlarsınız?... Bu, gazetecilik mesleğine, ahlakına sığar mı?...'