Hoşt!..

Ultra laik Arslan abla; “Darbeyi biz engelledik.., Erdoğan yatsın kalksın bize dua etsin” diyor...
Niyekine?!...
Arslan abla ve ekibi Erdoğan'ı kurtarmak için tankın üstüne mi çıkmış?...
Mermiye kafa mı atmış?...
Helikoptere levye mi fırlatmış?!...
Bilemiyoruz, fırsatını bulsaydı yapardı belki!... ('Ordu göreve' pankartını açan dallamalar kimdi yahu?...)
Bir diğeri de diyor ki; “Artık fabrika ayarlarımıza geri dönelim... İnönü'yü hatırlayalım...”
Bu arkadaşlar ya durumu anlamamışlar ya da bildiğin salağa yatıyorlar...
Arkadaş, darbenin iyisi kötüsü, cumhuriyetçisi, fetöcüsü, sağcısı solcusu olmaz...
Merkez aynı merkez... Oğlanlar, aynı Amerikan oğlanları...
Bunu bilmiyor musunuz?... Yoksa o kadar şavalak mısınız?!..
Fabrika ayarlarıymış!...
Bir başbakanı iki bakanıyla birlikte şehit eden 27 Mayıs darbesi de aynı merkezden yönetildi... (Rahmetli Menderes'e, idamına saatler kala makattan prostat muayenesi yapmak isteyen asker üniforması giymiş o şerefsiz de Amerikan oğlanıydı...)
12 Eylül'ün de harekat merkezi ABD'ydi...
Boşuna “Our boys did it” demediler...
Amerikan oğlanları “Atatürk ilke ve inkılaplarına” sahip çıkma adına; 580 bin kişiyi gözaltına aldılar, 138 bin kişiyi tutukladılar, 52 kişiyi idam ettiler (biri çocuk)... İşkencede ölenlerin sayısı hala belli değil...
Fabrika ayarları mı?!...
Şu bin yıl sürecek 28 Şubat post modern darbesi de (laikliği kurtarma operasyonu) sizin şu fabrikanın ayarı mıydı?!...
Hani şu; “demokrasiye balans ayarı çekiyoruz” dedikleri ayar?!...
“İsterse bu ülke batsın, bölünsün.., yeter ki Erdoğan gitsin” diyenler kaç ayar peki?!... (Şimdi çıkmış “vatan şöyle kurtulur, darbe kötüdür” diyorlar... Bu da yeni ayar mı?...)
Ayar etmeyin adamı!...