Bu İrancılar o Kemalistlere benzemiyor
Türkiye, İran olur mu?, 28 Şubat sürecinden ordunun darbe yapma olasılığının en aza indiği bugünlere dek aralıklarla muhatap olduğumuz bir soruydu. Bu soruyu duydukça, 'İran'a gidin siz' diye...
Türkiye, İran olur mu?, 28 Şubat sürecinden ordunun darbe yapma olasılığının en aza indiği bugünlere dek aralıklarla muhatap olduğumuz bir soruydu.
Bu soruyu duydukça, 'İran'a gidin siz' diye aşağılanıp otobüsten indirilen İmam Hatipli kuzenlerimden, "Mollalar İran'a" diyerek bastırılan/ yasaklanan ve maruz kaldıkları zulüm haklılaştırılan Millî Görüş çizgisine dek pek çok şey hatırlıyorum.
Tabii o sorunun e-muhtıradan Cumhuriyet mitinglerine, kapatma davasından Gezi kalkışmasına pek çok kırılma noktasında Ak Parti'nin üzerindeki bir hayalet gibi dolaştırılmasını da... Ne var ki artık o soruyu soranlar, hep bir ağızdan 'Türkiye, İran olsun' diye tezahürat yapacak hale gelmiş durumdalar.
Tayyip Erdoğan'ı 'İran uşağı', Hakan Fidan'ı 'Humeyni'nin gizli evlâtlığı' yapan, tüm devlet kademesini İran ajanı olmakla suçlayan 'muta manyağı' paraleller İran'ı övmelere doyamıyor bu ara.
Aynı şekilde yazarları Uğur Mumcu'yu yıllardır İran menşeili teröristlerin öldürdüğünü savunan Cumhuriyet gazetesi, artık İran'ın Türkiye'deki favori medya organı olduğunu kanıtlarcasına İran Dışişleri Bakanı Cevat Zarif'in Türkiye'yi suçlayan makalesini yayınlatmak için seçtiği gazete haline geldi.
İran İslâm Cumhuriyeti'ne karşılık laik Türkiye Cumhuriyeti'ni savunagelmiş olan CHP gitti, yerine İran Büyükelçisiyle iftar yapan, karşılıklı sıcak mesajlar veren Kılıçdaroğlu ve büyükelçiyi etkinliklerine çağıran CHP'li belediye başkanları geldi.