Bizim de bir Disneyland’imiz var artık!..

Kemal'in kızı, yeğenim Zeynep, bizim ailenin en gözü karasıdır.. Daha çocukken başladı, parkların insanı en korkutan aletlerinde uçmaya.. Büyüdü "Akıllanır" dedik.. 30'a vardı.. Daha da beter oldu.. Nasıl adrenalin peşinde, inanmazsınız.. 
Amcası olarak bana düştü tabii.. Ben bu köşede daha temeli atılırken yazmıştım ya, Vialand'i.. Şimdi genel müdürü de, bizim hala unutamadığım Yaşamdan Dakikaları yayınlayan Sky'ın Genel Müdürüyken tanıdığım, sevgili kardeşim Tolga olunca, kalktık gittik. Zeyno, erkek arkadaşı Tolga.. Müdür Tolga'nın asistanı da Zeynep olunca, iki Zeynep, iki Tolga, bir de ben bir pazar günü Vialand'de buluştuk.. 
Vialand dediğin, 100 (Yüz) futbol sahası büyüklüğünde.. İçinde bir otel, bir AVM var.. Ve de Türk Disneyland'i park!. Ve tabii, restoranlar, kafeler.. Deliler o çılgın aletlere binerken ben ne yapacağım.. 
Önce "Aç ayı oynamaz" dedim, Müdür Tolga'ya.. AVM kısmı açık hava caddeleri şeklinde.. O caddelerde restoranlar var. Bir eski İstanbul Sokağında Osmanlı Aşevleri mesela.. Biz İtalyan deyip Casa de İtalia'yı seçtik.. Sonra eğlence parkına indik.. 
"Disneyland'de de, Disneyworld'e de gittim. Bindiğim tek şey Karaip Korsanları oldu" dedim, Müdür Tolga'ya..