Çavdarhisar.. Ya da Aizanoi diye hazine!.
Kütahya'da Aizanoi diye bir hazinenin yattığını ilk kez, dünyanın "Çini'nin Picassosu" diye tanımladığı Sıtkı Ustakeşfetmiş ve ömrünü bu binlerce yıllık antik kentin...
Kütahya'da Aizanoi diye bir hazinenin yattığını ilk kez, dünyanın "Çini'nin Picassosu" diye tanımladığı Sıtkı Ustakeşfetmiş ve ömrünü bu binlerce yıllık antik kentin dünyaya duyurulmasına adamıştı.
Ama önce Türkiye'ye duyurmalıydı. Destek aradı. Çünkü Kütahyalı hemşerileri içlerine kapanık yaşamaktan mutluydular. Dışarı açılmak falan istemiyorlardı.
Desteği bırak, köstek olmaya başladılar..
Sıtkı Usta, Rahmi Koç başta, sanata, tarihe meraklı iş adamlarını Kütahya'ya getirdi.
Aizanoi'yi gösterdi.
Gezdirdi, anlattı.
Sonra beni buldu. Yıl 2001!..
Kolumdan tutup götürdü.
Gösterdi, anlattı.. Büyülenmiş gibiydim. Döndüm heyecanla yazdım. Nerdeyse 10 gün yazdım.. Kimsenin umurunda olmadı. Ne Kütahya'nın yerel yöneticileri, ne de başta zamanın Kültür Bakanı ve bakanlık yöneticileri..
Sıtkı Usta, bıkmadan usanmadan, uğraştı, didindi.. Ben hep destek verdim.. Ama hep yalnız kaldık..
Ta ki, 2016 yılının kasım ayına kadar.. Sıtkı Usta'nın kızı Nida Olçar, altı yıldır hem de nasıl çabalayarak, yerel yönetimlerden önüne konan engelleri nasıl bıkmadan usanmadan aşarak, Sıtkı Olçar Müzesi'nin açılışını babasının altıncı ölüm yılına yetiştirdi..
Şaşacaksınız bu "Yetiştirdi" lafına..
Sıtkı Ustanı'nın öldüğü gün, zamanın Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, gene zamanın Kütahya Valisini ve Belediye Başkanını aramış, emir vermişti.
"Sıtkı Usta Müzesi en kısa zamanda açılacak" diye..
Bu emre rağmen 6 yıl çırpındı Nida, anlayın, yereli..
Açılışı doğal olarak emri veren, bu müzenin ortaya çıkmasını sağlayan, şimdi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yapacaktı. Ama yoğundu.
Gecikecekti. Nida, babasının ölüm yıldönümünde gayri resmi bir açılışla halkı içeri almak istedi.
..Ve de ilk, hem de nasıl ilk defa bir Kültür Bakanı "Ben bu işte varım. Gayri resmi açılışı ben yapacağım" diye haber gönderdi.
Nabi Avcı Hocam'dı o!..