Galatasaraylı olduğumdan utandım!..
Galatasaray Kulübü Kongre üyeliğinden istifa edeli çok oldu. Her geçen gün, ne kadar doğru hareket ettiğimi görüyorum.. Kulübü, Mehmet Koçaslan'a teslim eden bir kongrenin içinde olma utancını...
Galatasaray Kulübü Kongre üyeliğinden istifa edeli çok oldu. Her geçen gün, ne kadar doğru hareket ettiğimi görüyorum.. Kulübü, Mehmet Koçaslan'a teslim eden bir kongrenin içinde olma utancını yaşayamazdım.
Bu kongreyi İnan Kıraç yönetiyor. İnan Kıraç'ı da Mehmet Koçaslan..
Galatasaray Kongresi, uzun zamandan beri, elini asla taşın altına koymayan, ama kulübü, lisecileriyle, perde arkasından yöneten Kıraç'ın oyuncağı.
Kıraç, buluyor, seçiyor, gösteriyor, Kongre oyluyor. Ünal Aysal!.. Ardından Duygun Yarsuvat.. Şimdi de Dursun Özbek..
Turgay Kıran ve Ahmet Özdoğan hiç heveslenmesin. En fazla birbirlerinin oylarını bölerler. Seçimi Mehmet Koçaslan'ı temsilen Özbek kazandı bile.. Koçaslan, kaçak olarak büyüttüğü, kaçak olarak kapalı alanını genişlettiği, Belediye'nin mührünü üç defa pervasızca kırıp işletmeye devam ettiği, adını "Galatasaray" olmaktan çıkarıp Suada yaptığı o leş görünüşlü pislikten para kazanmaya ve Kıraç'ı mutlu etmeye devam eder. Ben öyle bir Kongrenin içinde, o kulübün üyesi olarak kalamazdım.
Galatasaraylılığım ise içimdeydi.. Galatasaraylı olmak için üye olmam şart değildi. Zamanında liseci dazlaklar "Kulübü bölmeyin. Liseli, lisesiz diye iki ayrı Galatasaraylı olmamalı" diye yazdığım için Cemiyette imza toplayıp ihracımı istediklerinde "Üyeliğimi alabilirsiniz. Galatasaraylılığımı asla" diye yazmıştım.. Haysiyet Divanı Başkanı, nur içinde yatsın Ulvi Yenal ağabey de "Bu yazının altına ben de imzamı atarım" diye, dilekçeyi yırtıp atmıştı.