Hamza Hocam, "Doğru" yoldasın!..
"Akılsızca bir şeyi milyonlarca kişi söylese de; O şey yine akılsızcadır" diyen Bertrand Russel'ı, bütün din bilginlerine ve onlara inanan milyonlara rağmen "Gene de dönüyor" diyen Galileo Galile'yi hatırla Hamza...
"Akılsızca bir şeyi milyonlarca kişi söylese de; O şey yine akılsızcadır" diyen Bertrand Russel'ı, bütün din bilginlerine ve onlara inanan milyonlara rağmen "Gene de dönüyor" diyen Galileo Galile'yi hatırla Hamza Hocam..
Rize maçının ardından, seni yerden yere vuran tüm yazıları okudum.. Hiçbirisine şaşırmadım.. Aynen öyle yazacaklarını adım gibi biliyordum çünkü..
Bu ülkede yazılar, 1. Skora, 2. Kafadaki takıntılara göre yazılır..
Skora göre yazanlar, yenilen takımı eleştirirken, hemen kulübeye bakar, ordakilerin niye oynamadığını sorarlar.. En kolay eleştiri yoludur bu.. Onlara aldırma.. O son dakikada yenen iki aptal gol olmasa, maç 3-2 bitseydi, o sakatlıklar ve o hakeme rağmen maçı kazandığın için sana destan yazarlardı, ayni kalemler...
Kafalarındaki takıntılara göre yazanlar, savunma futbolcularıdır. Onları dünya güzeli bir futbol heyecanı zerre ilgilendirmez. Anti futbol oynayan iki takım, kendi kalesine çekilsin, biri bir gol atsın, 1-0 kazansın, onların ideal futbolu budur. Futbolun bir seyir sporu, bir güzellik, bir heyecan olmasını istemez, yürekli oynayana tahammül edemez, anti futbolla, 1-0'ı alkışlar dururlar, Hücum futbolu yenilsin diye elde kalem beklerler..
Bak Hamza Hocam,
Rize önünde sahaya çıkardığın 11 ve oynattığın 4-4-2 senin elindeki kadro ile ideal taktiğin..