Mahzuni Şerif ve Veysel'de Atatürk!..
10 Kasım'da da Anıt Kabir'e gitmemiş, içlerinden hiç biri.. Cumhuriyet Bayramı'nda, 10 gün evvel de gitmemişlerdi. Bu "Tesadüf" değil, "Tavır"dır. Öyle her yöne çekilecek eyyamcı tavırla siyaset olmaz....
10 Kasım'da da Anıt Kabir'e gitmemiş, içlerinden hiç biri.. Cumhuriyet Bayramı'nda, 10 gün evvel de gitmemişlerdi. Bu "Tesadüf" değil, "Tavır"dır. Öyle her yöne çekilecek eyyamcı tavırla siyaset olmaz. Yürekleri varsa Atatürk'ü niye anmadıklarını, Cumhuriyet'i niye kutlamadıklarını açıklarlar..
Ben onlara Aşık Mahzuni Şerif'i anlatayım..
17 Kasım 1940'ta Kahraman Maraş'ın Afşin ilçesi Berçenek Köyünde doğdu. Asıl adı Şerif Cırık.. Şiirlerinde kullandığı Mahzuni mahlasını (Takma adı) adı, asıl adını da soyadı yaptı.
Dünya Halk Ozanları Federasyonu onu 1989'da yaşayan en büyük üç halk ozanından biri seçti. Anadolu ona "Günümüzün Pir Sultan Abdal'ı" dedi.
2001 yılının Kasım ayında "Elhamdülillah Kızılbaş'ım ve laikim. Ben değil, yedi sülalem Kızılbaştır. Bir suç varsa o da dedemdedir." dediği için Devlet Güvenlik Mahkemesi'ne verildi. Davası devam ederken, 2002'de Köln'de öldü.
İşte O Aşık Mahzuni Şerif'in Atatürk'ü anmayanların, "Atatürk'le ayni devirde yaşamayanlar onu nasıl özler" diye kelime oyunları yapanlara özel söylenmişçesine, bir türküsü var..
Adı "Kutsal Özlem!.."
Özlem de değil.. Kutsal Özlem hem de..
Okuyalım mı?.