Spor ve siyaset-1.. Mesut Özil!.

Ayni gün, iki çok ayrı iki gazetede, çok farklı iki yazar, hemen ayni konuda birer yazıyla "Spor'da ırkçılık" eleştirisi yaptılar.
Sözcü gazetesinde Soner Yalçın, Mesut Özil'in hayat hikayesini özetlerken, Alman Milli Takımı yıldızının sırf Türk olduğu için başına gelenleri anlattı.
Türkiye gazetesinde ise Ümit Aktan, Türk Milli Takımı kaptanı Lefter Küçükandonyadis'in sırf Rum olduğu için çektiklerini hikaye etti.
İki yazının da hedefi ırkçılığı lanetlemekti.

*** "Mesut Olayı" Almanya'da da, Türkiye'de de hala sürüyor. Dünya da karıştı hatta.. Paulo Coelho'ya kadar uzandı.
Neden?.
Irkçılık çünkü dünyanın en büyük tehlikesi..
Aydınların birleşmesi ve insanları uyarması gerek..
Büyümenin bir sebebi de, hem ülkemizde, hem de Almanya'da olayın "Irkçılık" tartışmalarıyla kalmaması ve siyasetin de işin içine girmesi. *** Şimdi soğukkanlı olma zamanı diye düşünüyorum.
Mesut olayı çirkin.. Ama içinde güzellikler de var. Alman hükümeti, başta Şansölye Merkel Mesut'un yanında yer aldılar. Önde gelen toplum liderleri de..
Her ülkede fanatikler var. Hele sosyal medya denen "Fanatizm Körüğü" icat edildikten sonra.. Normal düşüncelerin sosyal medyada yayılması, yazılı ve görsel medyaya yansıması mümkün mü?. En uç, en aykırı şeyi söyleyeceksin ki, lafın suya atılan taşın yarattığı halka halka dalgalar gibi büyüsün ve yürüsün..
Bu yüzden, bir gün için şöhret olmak isteyenler, en aykırı şeyleri bulup çıkarma yarışına girdiler.
Almanya ırkçılığın ne olduğunu en iyi bilen ülke.. Türkiye'nin de tarihi dostu.. Milyonlarca Türk'ü barındırıyor.
Bu ülkede milyonlarca vatandaşımız da, ordaki Türklerin yolladığı eurolarla (Eskiden marktı) geçiniyor. Benim ailemin yarısı, 70'li yıllardan beri Berlin'de.. İlk giden kuzenimdi. Hala kızı. Şimdi kaç kişi oldular inanın bilmiyorum.
Üçüncü kuşak Alman okullarında okuyor.
Alman kültürü ile büyüyor.
İçlerinden futbolcu olan çıkarsa, muhtemelen Alman Milli Takımını seçecek. İyi de edecek. Bir defa Alman Milli Takımında oynamak piyasasını hemen bir kaç katına çıkarır. Mesut örneği..
İkincisi.. Türk asıllı olduğu için, Türk'ün ve Türkiye'nin reklamını daha iyi yapacak.
Yani!.. İnsanların doğdukları, kan bağı ile bağlandıkları ülkelerden başka yerlerde yayılmaları küresel dünyamızın artık geri dönülmez gelişmesi.
Bu gerçeği kabul edeceğiz.. Türk asıllı Almanların, Türkiye- Almanya ilişkilerini sarsması değil, tam tersine güçlendirmesi için çalışacağız.
Yani.. Alman fanatik ve ırkçılarının tahriklerine kapılmak yerine, Şansölye Merkel'in dediklerini öne alacağız.
Mesut'u Türk asıllı olduğu için bağrımıza basarken, Alman olduğunu da unutmayacağız.
Türk- Alman dostluğunun, Osmanlı derinliklerinde atılan temeller üzerinde inşa edildiğini, yaşanan talihsizliklere rağmen bu iki ülkenin de, insanlarının da bu dostluktan çok büyük faydalar sağladığını asla aklımızdan çıkarmayacağız.
Yaşatacağımız şey dostluklar olmalı..
Düşmanlıklar, kinler, nefretler değil. *** Lefter konusunda Ümit Kardeşime pek katılmıyorum.
Tabii bizde de fanatikler var. Tabii bizde de çok haksızlıklar yapıldı gayri müslimlere.. Ama Lefter bu ülkede bir Ulusal Kahramandı, Ümit.. Ben o devirleri gazeteci olarak yaşadım. Lefter'in gittiği her yerde nasıl sevildiğini gözlerimle gördüm, kalbimle hissettim. Ben Galatasaraylı Hıncal nasıl bir Lefter hayranı ve dostuydum, bilir misin?.
Sokaktaki adam da çok severdi Lefter'i.. Fenerli olan olmayan bayılırdı ona.. Türk sporunun her dalında vardı gayri müslimler.. Ama hiçbirine ayrım yapıldığına şahit olmadım. Lefter Türk sporunun sembol isimlerindendir.
Sevgi anıtıdır. Saygı anıtıdır!.
İşte bu futbol sezonuna onun adını verdik. Hem de Galatasaray Başkanı'nın teklifiyle.. Güzel olan, en güzel olan bu değil mi?.
Lütfen güzellikleri öne çıkaralım, iğrenç fanatizmi değil.
Kötülerin iğrenç tuzağına düşmeyelim.
Dostluğun, kardeşliğin, güzelliğin kazanması için savaşalım!. *** "Spor ve Siyaset-2" yazım yarın!.