Türk futbolunda bir “Baba Recep” vardı!.
Türk futbolunun efsanelerinden birini daha kaybettik.. Ölüm ilanları..Bir iki tek sütun haber.. Hepsi o.. Günlerdir bekliyorum, birisi otursun bir yazı yazsın.. Başta Beşiktaş'ın her şeye maydanoz başkanı dahil, bir...
Türk futbolunun efsanelerinden birini daha kaybettik.. Ölüm ilanları..
Bir iki tek sütun haber.. Hepsi o.. Günlerdir bekliyorum, birisi otursun bir yazı yazsın.. Başta Beşiktaş'ın her şeye maydanoz başkanı dahil, bir önemli Beşiktaşlı bir iki laf etsin de "Baba" Recep'in Türk futbol ve Beşiktaş tarihindeki yerini bugünkü kuşaklara anlatsın..
Yok!. Yok!.
Baba Recep böyle mi gider ruhsuzlar, vefasızlar?.
"Baba" lafını bu ülke kaç futbol adamına verdi bugüne dek?.
Bir Baba Hakkı vardı.
Beşiktaşlı.. Bir Baba Gündüz çıktı sonra.. Ve de işte Baba Recep!.
"Baba"lık bambaşka bir şeydir.
Babalık, hem futbolu, hem liderliği, hem insanlığı, adamlığı ile efsane olmaktır.
Babalık en ezeli rakip dünyasından bile saygı görmektir..
Baba Recep öyleydi işte.. Onun için "Ender"di zaten..
Çok iyi dostumdu. Antalya'ya taşınana dek, görüşürdük.
Turgay'a "Berlin Panter"i unvanını kazandıran o ünlü maçın kahramanlarından biriydi. 1951'de, üç yıl sonra Dünya Şampiyonu olacak Herberger'in Almanyası'nı, Olimpiyat Stadında, 100 bin Alman önünde 2-1 yenerken, o çılgın seyirciyi ölüm sessizliğine büründüren ilk golümüzü o zaman 21 yaşında olan genç Recep atmıştı.