Bizi hangi paradigma kurtaracak?
Terör, ölü, yaralı, bomba, saldırı kelimelerinin kulaklarımızı doldurduğu, zihnimizi kuşattığı bir dönemde metaneti, sabrı, birliği, beraberliği ne kadar tedavüle sokabilirsek, bu mücadeleyi o kadar...
Terör, ölü, yaralı, bomba, saldırı kelimelerinin kulaklarımızı doldurduğu, zihnimizi kuşattığı bir dönemde metaneti, sabrı, birliği, beraberliği ne kadar tedavüle sokabilirsek, bu mücadeleyi o kadar kesin şekilde kazanacağız. Çok şükür ki, milletimiz bu konuda büyük bir feraset gösteriyor. Sabrı zorlayan her saldırı karşısında biraz daha metanet yükleniyor. Birimizin sağduyusu diğerimize ayna oluyor.
İzmir’de meydana gelen adliye saldırısında şehit olan Fethi Sekin hepimize ayna olmadı mı? Fedakarlığın, vatanseverliğin, ülkenin bekası için candan vazgeçmenin asaletini onun yiğit duruşunda görüp etkilenmedik mi? Allah rahmetiyle kuşatsın. Eşine, ailesine sabırlar versin. Evlatlarını, bu onuru ömür boyu taşıyacak güzel bir gelecekle buluştursun.
Anadolu, polisimiz ve askerimiz gibi silahlı mücadele güçleri yanında, silahsız ordularla dolu. Gecenin derinliğinde duaların göğe yükseldiği bir maneviyat yurdu çünkü. Yolu hiç devlet dairesine düşmemiş, bürokrasiyle yolu hiç kesişmemiş nice gönül insanı, devletin bekası için dualar edip, tesbihatlarda buluşuyorsa, bu ordunun gücünü de hesaba katmak durumundayız.
Şehit haberleriyle hepimizin yürekleri yufkalaşsa, içimiz acısa da, akıl mücadelesini bırakmadan, siyasetin icap ve imkanlarını kullanarak, emanetin hakkını vermek durumundayız.