Kudüs-i Şerif
Bir şehir üzerinden dünya tarihi yazılmak istenseydi, bu muhtemelen Kudüs olurdu. Gerek İlkçağ'dan bugüne genel dünya tarihi anlatısı içinde, gerekse dinler tarihinin en önemli kesişme noktalarında Kudüs yer...
Bir şehir üzerinden dünya tarihi yazılmak istenseydi, bu muhtemelen Kudüs olurdu. Gerek İlkçağ'dan bugüne genel dünya tarihi anlatısı içinde, gerekse dinler tarihinin en önemli kesişme noktalarında Kudüs yer alıyor çünkü. Ne Bağdat, ne Şam, ne Kahire, ne Roma, hatta üç imparatorluk başkenti İstanbul dahi Kudüs'ün dünya tarih yazımında oynadığı rolü oynayabilir. Filistin topraklarının karşılık geldiği konuları bilip anlamadan dünya tarihini anlamak çok zor. Tarihe yön veren pekçok önemli olayın uzantısı var Kudüs'te. Gerek inanç tarihini, gerekse günümüz siyasetini anlamak bakımından bir anahtar Kudüs...
Hal böyleyken, bu anlam dünyalarının kapısını açmak için Kudüs yollarına düşenlerin sayısı son derece az. Pekçoğumuzun seyahat tercihlerinde öncelikler arasında yer almıyor. Oysa Kudüs-i Şerif, özellikle Müslümanlar için Mekke-i Mükerreme ve Medine-i Münevvere'den sonra gidilmesi gereken ilk yer. Üstelik Kudüs yalnız bırakılmayacak kadar da mahsunluğu da temsil ediyor. Çünkü Mescid-i Aksa ne kadar yalnızsa dünyada Müslümanlar da o kadar yalnız. Aksa'da Müslüman varlığı ne kadar etkili ise dünyadaki Müslüman bilinci de o kadar aktif.
Kudüs, beş duyunun ötesinde yoğun bir duygu hassasiyeti ve derin bir akılla anlaşılabilecek bir şehir. Ruhunuzu ve aklınızı açtığınızda son derece mükrim bir belde. Misafirinin bilgisi ve duygu yoğunluğu oranında kendini açıyor. Katman katman birikim... Rivayet üstüne rivayet, yorum üstüne yorum, duygu üstüne duygu.. Herkes kabı ölçüsünde onun sırlarına vakıf olabiliyor.