Bir kez daha; şurdan-burdan
Türkiye siyasetinin toplam kalitesini artırmak adına, geçen yazımızda Deniz Baykal’ın söylediklerinden yola çıkarak; gelecek Cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP’lilere bir aday hatırlatmasında...
Türkiye siyasetinin toplam kalitesini artırmak adına, geçen yazımızda Deniz Baykal’ın söylediklerinden yola çıkarak; gelecek Cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP’lilere bir aday hatırlatmasında bulunmuştuk.
Her ne kadar isim zikretmemiş olsak da, tanımlayıcı cümleler iyi seçilmiş olacak ki; üçüncü kişiler hemen isimlendirmede bulundular.
Yetmedi; kastedilen kişi, nezaket gösterip bir açıklama gönderdi.
‘Beyan esastır’ ilkesince, İlhan Kesici’nin gönderdiği açıklamanın ilgili bölümünü aynen aktarıyorum:
“Kürtçe öğrenmiyorum da iki Kürtçe türkü çalışıyorum. Ama yeni değil.
Biri Zazaca bir ağıt, çok güzel. Öbürü Kürtçe bir türkü.
İnanırsanız kastedildiği gibi olan politik amaçlı değil. Kültürel.”
***
Abdullah Gül’ün, babasının ölümü sonrası cenazeye katılan ve/veya taziyede bulunanlara teşekkür mahiyetindeki açıklamasında kullandığı bir cümle var ki, atlanılmaması gerektiğine inanıyorum.
Sayın Gül uzun açıklamasını; “Babamızın hayat tarzı bize vasiyettir” cümlesiyle bitiriyor.
Dikkat isterim:
Bir vasiyetin yerine getirilmesi başka bir şey…
Ki; çoğu kere vasiyet sahibi kendi yapamadığı, tecrübe etmediği, içinde ukde kalmış bir şeyi vasiyet etmiş, yani sahiciliği kesin olmayan bir şey istemiş olabilir.