Çengelköy-Çınaraltı
(Ne kadar istesem, kendimi zorlasa da virüs ve salgın hakkında yazamadım/yazamıyorum. Bolca malzeme bulunmasına rağmen. Ancak şu kadarını söyleyeyim; virüs ister doğal gelişmiş olsun, ister bir laboratuvar da...
(Ne kadar istesem, kendimi zorlasa da virüs ve salgın hakkında yazamadım/yazamıyorum. Bolca malzeme bulunmasına rağmen.
Ancak şu kadarını söyleyeyim; virüs ister doğal gelişmiş olsun, ister bir laboratuvar da üretilmiş olsun, insanlığın karşılaştığı ‘kader’ açısından hiçbir fark söz konusu değildir.)
Çınaraltında, her kadar İsmail Kazdal yaşından kinaye ‘şeyh çınardır’ dese de, şeyh (hadi ‘abi’ diyelim) oydu. Çünkü son sözü o söyler, raconu o keserdi.
İsmail Kazdal’ın tebliğ metodu ise kendi tabiri ile ‘şok metodu’ idi. Yani bir kişi veya konu hakkında en son söylenecek şeyi en baştan ve en radikal kelimelerle ve üslupla söylerdi.
Dolayısıyla, aynı üslup ve sertlikte olmasa da grubun bütün üyeleri de böyle davranırlardı.
Yine böyle günlerden bir gün olacak…