Dün-bugün Bağdat-Kiev; İngiliz aklı ve ‘namus' meselesi
26 Şubat 1917 (16 Şubat 1333) günü sabahleyin Altıncı Ordu Kumandanı Halil Paşa'dan vilayete gelen telgrafta Bağdat'ın tahliyesi ve yerli olmayan memurların aileleriyle birlikte Samerra'ya gitmeleri ve hükümet dairelerine ait...
26 Şubat 1917 (16 Şubat 1333) günü sabahleyin Altıncı Ordu Kumandanı Halil Paşa'dan vilayete gelen telgrafta Bağdat'ın tahliyesi ve yerli olmayan memurların aileleriyle birlikte Samerra'ya gitmeleri ve hükümet dairelerine ait resmi evrakın da Samerra'ya gönderilmesi emredilmişti.
'Koca Bağdat şehrinin her tarafına yayılan bu kara ve çok acı haber üzerine birçok Bağdatlıların bize müracaat ederek hakikati öğrendikten sonra gözlerinden acı yaşlar akıtarak ayrıldıklarının acı tesirini hala vicdanımda hissetmekteyim. Koca Bağdat bir anda susmuş, ses seda kesilmiş, yeis ve matem içinde teneffüs etmez olmuştu...
'Bağdat sessizliğini muhafaza ediyordu, ikamet ettiğim evin arka tarafındaki Halil Paşa caddesine nazır balkona çıkıyorum. Halil Paşa caddesinde nakliye kolları, topçular, yaralı kafileleri ve kıtaât arka arkaya, uzun ve mütemadi kollar halinde Bağdat'ı terk etmek üzere yürüdüklerini görüyordum. Caddelerin sağ tarafında otuz veya kırk metre ara mesafeler