HDP, kendi hendeğini neden kazıyor?

Geçtiğimiz cumartesi-pazar günleri Diyarbakır’da “Demokratik Toplum Kongresi” diye bir KCK/PKK hamlesi yapıldı. HDP’nin de Eş Genel Başkanları ile temsil edildiği kongre sonucunda 14 maddelik bir bildiri...

Geçtiğimiz cumartesi-pazar günleri Diyarbakır’da “Demokratik Toplum Kongresi” diye bir KCK/PKK hamlesi yapıldı. HDP’nin de Eş Genel Başkanları ile temsil edildiği kongre sonucunda 14 maddelik bir bildiri yayınlandı. Maddelere bakıldığında taleplerin, terör örgütünün 7 Mayıs 2005 tarihinde kabul ettiği “KCK Sözleşmesi”nden alındığı görülüyor.

Kürt siyasi hareketi, bu taleplerle demokrasi, demokratik anayasa içinde özerk yönetimler masalları ile adım adım Türkiye’den koparılacak vatan toprağı üzerinde, bağımsız bir devlete doğru yürüdüğünü, devletin gözünün içine baka baka ilan ediyor.

Meclis’in, Hükümetin, Türk Silahlı Kuvvetlerinin bu meydan okuma karşısında sessiz kalacağını, milletimizin en hassas damarına bastıklarını nasıl düşünemiyorlar? Vatanı parçalayamayacaklarını, milletimizi bölemeyeceklerini, kardeşliğimizi bitiremeyeceklerini nasıl bilemiyorlar?

Devlet olarak tahammül sınırlarımızın zorlandığı bir provokasyon, bir meydan okuma ile karşı karşıyayız. Kürt siyasi hareketinin temsilcileri, bölgemizdeki, bilhassa Suriye’deki kaos ortamından hareketle, kendileri için zamanın geldiğini, şartların hazır olduğunu düşünüyorlar. Şüphesiz, Türkiye’nin güçsüzleştirilmesini isteyenlerden cesaret ve destek alıyorlar. Türkiye’ye, devletimize ve demokrasiye bu kabadayılığın, kafa tutmanın, Demirtaş’ın Washington ve Moskova ziyaretlerinin sonrasında gelmesini tesadüfle mi açıklayacağız?

Kürt vatandaşlarımızın tek temsilcileriymiş gibi davranarak yayınladıkları bildirgede, ilk etapta, vergileri kendilerinin toplayacağı, kendi yerel silahlı kuvvetlerini kuracakları, başta Keban barajı olmak üzere Türkiye’nin kaynaklarından gelirleri kendilerinin alacağı, “halk mahkemeleri” ile yargılama yapacakları özerk Kürdistan’dan vazgeçmeyeceklerini bütün dünyaya ilan ediyorlar.

İlk etapta diyorum, çünkü bunun bir adım sonrası vatanın bölünmesi, Türkiye’nin Suriyelileştirilmesi ve iç savaştır. Zaten HDP Eş Genel başkanı Selahattin Demirtaş, kongrede ilk gün yaptığı konuşmada “Belki Kürtlerin bağımsız devleti de olacak, federal devleti de, kantonları da, özerk bölgeleri de...” demişti.

Yayınlanan bildirgede, “DTK olarak halkımızın her alanda yürüttüğü bu haklı ve meşru direnişi sahipleniyoruz” deniyor. Yani HDP, hendekleri, bombalamaları, silahlı kuvvetlerimize, emniyet birimlerine saldırıları, kısaca devlete karşı yürütülen silahlı direnişi destekliyor. Demirtaş daha önce de cami-okul yakan, içinde çocuklar varken kütüphaneleri kundaklayan, suikast silahları ile polisimizi, askerimizi kurşunlayan PKK militanları için “darbeye karşı direnen “yiğitler, kahramanlar” diyerek alkışlamıştı.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Erdoğan güven, Kılıçdaroğlu endişe kaynağı... 27 Mayıs 2023 | 586 Okunma Özdağ-Kılıçdaroğlu-HDP: Toplu intihar… 25 Mayıs 2023 | 1.534 Okunma CHP-FETÖ irtibatlarını unutmayalım 20 Mayıs 2023 | 410 Okunma Sinan Oğan, küresel baskıya dayanabilir mi? 18 Mayıs 2023 | 3.637 Okunma Erdoğan ile 14 Mayıs destanı yazılırken… 13 Mayıs 2023 | 1.155 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar