ABD-İran değil, Arap-Fars savaşı bu
“Mekke savaşları” ve “Tanklar Kabe’ye dayanmadan” başlıklı yazılar yazıp, kitap hazırladığım zaman, çoğu insan bunun çok ileri bir yorum ya da endişe olduğunu düşündü.
Irak işgali, Suriye savaşı, Yemen iç savaşı gibi lokal savaş alanlarının dışına taşacak yeni bir fırtına yaklaşıyordu, bunu görüyordum, ama bu boyutta bir felaketi anlatmak oldukça zordu.
Çünkü sessizlik zamanlarında neler döndüğünü anlamak da anlatmak da zordur. Artık ülke düzeyinden bölgeselsavaş düzeyine geçiliyordu ve iyi takip edenler için, bunun güçlü işaretleri ortaya çıkmıştı.
BİZE MEZHEP SAVAŞI OLARAK PAZARLADILAR..
1991 Körfez Savaşı’ndan bu yana aslında hep aynı proje işliyordu. Her krizde, her işgalde, her çatışmada biz bu büyük hesabın o anki aşamasına tanık oluyorduk.
Yaptığımız hata; bütün bunları birbirinden bağımsız olaylar gibi algılamamızdı. Bu yüzden de bölgemize yönelik yüzyıla yayılan hesapların çok ağır faturalarını ödüyoruz.