Bu ne küstahlık, neyin şantajı? Cevabı 16 Nisan’da alacaksınız!
“Evet” çıkarsa, Türkiye 16 Nisan'da Cumhurbaşkanlığı sistemine geçme kararı alırsa Avrupa Birliği kapılarını kapatacaklarmış! AB'yi unutacakmışız! Almanya'nın en yetkili siyasi...
“Evet” çıkarsa, Türkiye 16 Nisan'da Cumhurbaşkanlığı sistemine geçme kararı alırsa Avrupa Birliği kapılarını kapatacaklarmış! AB'yi unutacakmışız! Almanya'nın en yetkili siyasi ağızları bu tür cümleler kuruyor.
Nasıl küstahça ifadeler, nasıl bir düşmanlık, nasıl bir hezeyan hali! Nedir bu; neyin düşmanlığı, neyin şantajı? Türkiye sizi neden bu kadar ürküttü, hesabınız ne, korkunuz ne, amacınız ne?
Türkiye'nin yönetim sisteminden size ne?
İslam'la savaş, Türkiye ile savaş ve o tetikçiler
AB içindeki monarşiler, yarı başkanlıklar ortada dururken, AB ülkeleri hızla faşizmin kollarına teslim olurken, Almanya'nın, Avusturya'nın ya da Hollanda'nın Türkiye'nin yönetim sistemini sorgulama lüksü var mı? 16 Nisan'la, Cumhurbaşkanlığı sistemi ile AB ilişkileri arasında ne tür bir bağlantı var?
Yok yok, mesele yönetim sistemi değil. Mesele, bütün Avrupa'yı Türkiye karşısında birleştirmek, tek cephe yapmak, Türkiye'nin yükselişini durdurmak, geri adım attırmak, yeni operasyonlara hazırlanmaktadır. İslam'la savaş politikalarını Türkiye ile savaş politikalarına çevirmenin alt yapısını, psikolojik ortamını hazırlamaktır.
Bölgemizde bu tezlere taşeronluk yapan herkes, her çevre haindir, dış düşmandır, işgal gücüdür.
AB düşüncesini Avrupa ülkeleri bile silip attı..
Artık bu ülkede kimsenin AB diye bir düşüncesi yoktur. Sizden böyle bir talebi olmayacaktır. Hangi siyasi hareket böyle bir arayışa girerse milletimizin sert reaksiyonu ile karşı karşıya kalacaktır. Çünkü Türkiye kamuoyu, bu düşmanlıklar karşısında kararını vermiş, AB düşüncesini kafasından silmiştir.
Sadece biz mi sildik? Ortada bir Avrupa düşüncesi mi kaldı? Hangi AB ülkesi birliğin geleceğinden emin, hangi Avrupa ülkesi gelecek hesabını AB düşüncesine göre yapıyor? Hiçbiri… Herkes kendi milli pozisyonunu yeniden şekillendirme, merkez iktidar alanını güçlendirme, AB gibi ulusüstü yapıları defterden silme derdinde.
Umurumuzda bile değilsiniz..
Dolayısıyla bu sözler, Türkiye'nin gelecek perspektifi açısından hiçbir anlam taşımıyor. Yalvarsanız bile artık böyle bir ortak gelecek olmayacak. Ama söz konusu açıklamalar, şantajlar başka bir kötülüğün göstergesi.
Biz bunu anlıyoruz. Türkiye'ye açık düşmanlık için cepheler kurduğunuzu, her türlü fırsatı kullanıp kamuoyunu buna hazırladığınızı, alçakça tezgahlar üzerinde çalıştığınızı biliyoruz. Bu sözlerden “AB üyeliği tehlikede” gibi bir düşünce gelmiyor aklımıza, “bunlar yine neler tezgahlıyorlar” diye düşünüyoruz artık.