G7 krizi, Batı iç savaşı: 24 Haziran sonrası Türkiye, dünyayı şaşırtacak
“İslam kendi evinde savaşacak” diyerek coğrafyamızı kırk yıldır kana boyayanlar, kendi evlerinde kavgaya tutuşmak üzere. Biz; “Batı kendi içinde savaşacak” dediğimizde afaki anlaşılır ama...
“İslam kendi evinde savaşacak” diyerek coğrafyamızı kırk yıldır kana boyayanlar, kendi evlerinde kavgaya tutuşmak üzere. Biz; “Batı kendi içinde savaşacak” dediğimizde afaki anlaşılır ama onların yeryüzünün ana eksenini oluşturan Müslüman coğrafyanın büyük bölümünü krizlere sürükledikten sonra son darbeyi İslam’ın ve Müslümanların kutsallarına vurmaya hazırlanmaları normal görülür!
Batı yapar, ABD güçlüdür, onlar haklıdır, mağdur ülkeler ve milletler suçludur, bizim bölgemizdeki ülkeler suçludur, bizim onlara gücümüz yetmez, dizlerimizi kırıp boyun bükeriz, öyle mi!
Hayır, öyle değil… Durum hiç de öyle değil. Bize gösterilen resimlerle gerçek arasında olağanüstü bir farklılık var. Eğer her şeyi böyle algılıyorsak, öncelikle zihinlerimizi esaretten kurtarmamız, gözlerimizdeki perdeyi kaldırmamız gerekiyor.
Zihinsel özgürlüğü sağlamadan Türkiye’nin ve coğrafyanın özgürlüğünü sağlamamız imkânsızdır. Türkiye’nin büyük mücadelesini, 24 Haziran seçimlerini bile, küresel ölçekte belirginleşen gerçek resimle anlayabildiğimiz ölçüde güçlü, iddialı bir gelecek inşa edebiliriz.
Kavga merkez güçler arasında: Ölümcül hamleler yapıyorlar!
ABD’den Kore’ye, Almanya’dan İtalya’ya, İngiltere’den Hindistan’a, Rusya’dan Çin’e kadar, sadece son birkaç ayda yaşananları bile dikkatle izlerseniz, Türkiye’ye neden bu kadar saldırdıklarını algılayabilirseniz, geleceğin dünyasından haberdar olabilirsiniz. Ekonomiye de, siyasete de, toplumsal eğilimlere de ancak böyle karar verebilirsiniz.