Dürüstlük ‘siyasi sermaye’ olabilir mi?
AK Parti’den kopmuş olan siyasetçiler tarafından kurulan yeni partilerin “siyasi sermayesi” olarak görülen değerlerden biri “dürüstlük”.
Böyle düşünenlere göre: Bu partilerin liderlerinden biri başbakanlık görevinde bulunmuş, öbürü uzun süre ekonomi yönetiminin en tepesinde görev yapmış olduğu halde akçalı konularda kendileri ve çevreleri hakkında hiçbir şaibe, söylenti, kuşku dile getirilmemiştir. Dolayısıyla iki yeni partinin AK Parti karşısındaki avantajlarından biri bu konu olabilir deniliyor…
Peki, doğru bir tespit mi bu? Yolsuzluk söylentilerinin artması, bal tutanın parmağını yaladığına inanılması veya kamu imkanlarının birilerini zenginleştirme aracı yapıldığının düşünülmesi kamuoyunu iktidardaki partinin aleyhine döndürebilir mi?