Filistin bizim şahsi meselemiz!
Hamas’ın 7 Ekim’de gerçekleştiği eylem Arap ve İslam dünyasında -İran hariç- hiç kimsenin hoşuna gitmedi. Siviller de öldürüldü diye değil, tam da herkesin sıraya girip İsrail ile...
Hamas’ın 7 Ekim’de gerçekleştiği eylem Arap ve İslam dünyasında -İran hariç- hiç kimsenin hoşuna gitmedi. Siviller de öldürüldü diye değil, tam da herkesin sıraya girip İsrail ile arasını düzeltmeye çalıştığı bir dönemde pişmiş aşa su kattı diye. Zaten Hamas’ın da amacı buydu herhalde. Bugüne kadar Filistin diye yatıp Filistin diye kalkanların birdenbire Filistin davasından vaz geçemeyeceğini hatırlatmak. Arap ülkelerinin Filistin meselesini paranteze alarak İsrail ile ilişki kurma çabalarına verilen bir cevap.
Daha önce de münferiden Tel Aviv yönetimiyle barış yapan bazı başkentler olmuştu İslam dünyasında. Ama bunu yaparken usulen veya görünüşte bile olsa karşı taraftan Filistin konusunda bir taviz alınmış-gibi yapıl-mıştı. Camp David Antlaşmasında Gazze ve Batı Şeria’ya özerklik verilmesi söz konusuydu mesela.
Şimdi başını Suudi Arabistan’ın çektiği “toplu barışma” kampanyasında ise konuşulan konular arasında Filistin hiç yok. Ramallah’taki Mahmud Abbas yönetiminin bu süreçte Riyad’a temsilcilerini gönderip “İsrail ile barışmanıza bir şey demiyoruz ama bu barışmanın karşılığında Filistin için de bir şeyler isteyin”...