‘Gezi Parkı’ neydi, ne değildi?

Gezi Parkı olayları aradan beş yıl geçtikten sonra yeniden gündemimize geldi. Galiba konjonktürün getirdiği bir zaruret var ki bugünlerde soruşturma dosyaları yeniden açılıyor, gözaltı ve tutuklama...

Gezi Parkı olayları aradan beş yıl geçtikten sonra yeniden gündemimize geldi. Galiba konjonktürün getirdiği bir zaruret var ki bugünlerde soruşturma dosyaları yeniden açılıyor, gözaltı ve tutuklama kararları çıkarılıyor, yeni suçlamalar ortaya atılıyor. Güzel ülkemizde çok sık yaşadığımız “deja vu” deneyimlerinden biri daha… Böyle bir durumda “yeni bir şey söylemeye” gerek yok herhalde. Aşağıdaki yazı 3 Haziran 2013 tarihinde, yani olayların her şeye rağmen henüz tamamen çığırından çıkmadığı günlerde son bir ümitle yazılmış ve “iktidara en yakın” diye tarif edilen gazetede “Gezi Parkı krizinden çıkarılacak dersler” başlığıyla yayınlanmıştı. *** Taksim Gezi Parkı krizinden bazılarının umduğu, bazılarının da korktuğu şekilde bir netice çıkmayacağı başından beri belli. Önce Taksim’de, sonra İstanbul’un muhtelif bölgelerinde ve hatta diğer şehirlerde gerçekleştirilen protesto gösterileri ne 27 Mayıs öncesinin sokak olaylarına benziyor, ne de 2007 sürecindeki Cumhuriyet mitinglerine. İşin içine provokatörlerin dâhil olduğu, buradan siyasi bir çıkar sağlamak üzere fırsatçıların işe karıştığı muhakkak. Hatta kimi uluslararası aktörlerin bile Taksim Meydanına gözleri parlayarak baktıkları söylenebilir. Ama gelişmeleri toplumsal dinamiklerden bağımsız değerlendirmeye kalkışmak kimseye fayda sağlamaz. Gerçekte ne olduğunu anlama imkânından mahrum kalırız bunu yaparsak.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
‘Farklı görüşte olmak’la ‘düşman olma’nın sınırı 21 Kasım 2024 | 183 Okunma Kleopatra’nın burnu daha kısa olsaydı 16 Kasım 2024 | 148 Okunma Erdoğan nasıl aday olacak 12 Kasım 2024 | 487 Okunma Bahçeli, Erdoğan’ın taşlarıyla mı satranç oynuyor? 07 Kasım 2024 | 1.389 Okunma Yanıltıcı bilgileri alenen yaymak 05 Kasım 2024 | 158 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar