Hüsamettin Arslan

Dün toprağa verdiğimiz Prof. Hüsamettin Arslan benim otuz yıllık arkadaşım. Elbette bütün arkadaşları gibi ben de derinden etkilendim erken ölümünden. Dolayısıyla belki de duygularımı anlatmam...

Dün toprağa verdiğimiz Prof. Hüsamettin Arslan benim otuz yıllık arkadaşım. Elbette bütün arkadaşları gibi ben de derinden etkilendim erken ölümünden. Dolayısıyla belki de duygularımı anlatmam beklenir. Hüsamettin Hoca da duygusal bir insandı aslında. Hemen her şeyden kolayca etkilenir, hislerini kolayca dışarıya yansıtırdı. O çok ciddi akademisyen görünüşünün altında çocuksu bir karakter vardı. Gülmeyi, ağlamayı bilen insandı. Diğer yandan, 30 yıllık arkadaşımı tam da onun isteyebileceği şekilde toplumsal bir figür, hatta toplumsal bir fenomen olarak resmetmek de bir seçenek. Zaten Hüsamettin Arslan “post 12 Eylül kuşağı” diye adlandırmak istediğim bir aydınlar zümresinin sembolü benim gözümde.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Namık Kemal’in adı kitaptan nasıl silindi 23 Kasım 2024 | 322 Okunma ‘Farklı görüşte olmak’la ‘düşman olma’nın sınırı 21 Kasım 2024 | 214 Okunma Kleopatra’nın burnu daha kısa olsaydı 16 Kasım 2024 | 149 Okunma Erdoğan nasıl aday olacak 12 Kasım 2024 | 488 Okunma Bahçeli, Erdoğan’ın taşlarıyla mı satranç oynuyor? 07 Kasım 2024 | 1.392 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar