Mert dayanır namert kaçar
Mert aslında ölümlü demek; namert de ölümsüz... Çünkü kelimelerin serüveni en az insanlığın serüveni kadar tuhaf... Kelimeyi biz Farsçadan almışız. Ama biz aldığımızda...
Mert aslında ölümlü demek; namert de ölümsüz... Çünkü kelimelerin serüveni en az insanlığın serüveni kadar tuhaf...
Kelimeyi biz Farsçadan almışız. Ama biz aldığımızda başlangıçta ölümlü, fani demek olan kelimenin bu dildeki anlamı artık düpedüz “insan, adam” haline gelmiş. Çünkü insanoğlunun en önemli özelliği ölümlü oluşu. İnsanı ilahi varlıklardan ayıran ve bu anlamda insan yapan vasfı. Nitekim Arapçadan aldığımız ölümlü anlamındaki fani sözü de dilimizde aynı zamanda insan anlamına geliyor.
Farsçanın akrabası olan Avrupa dillerinde mortal kelimesi kullanılıyor ölümlü anlamında. Bizim de onlardan alıp kullandığımız natürmort, amorti gibi kelimelerin kökü aynı. (Natürmort ölü doğa demek. Biliyorsunuz bu tarz resimlerde vazodaki çiçek, tabaktaki meyve falan olur; yani canlı değil, ölü doğa…)
Amorti ise (Fransızca amortir fiilinden) bir borcu ödemek (“borcu öldürmek”) anlamında. Zaten bizde de bu anlamda “itfa” sözü kullanılıyor muhasebecilik terimi olarak. Arapçadan aldığımız itfa sözünün bir başka anlamı söndürmek (yangını öldürmek). İtfaiye de buradan geliyor.
Yine Fransızcadan dilimize geçen amortisman ise “değer kaybı” manasına geliyor (değerin, yani birtakım niteliklerin ölümü). Amortisör ise “sarsıntı öldürücü” demek.