Yanlış zamanda doğru siyaset
İyi Parti’nin önümüzdeki yerel seçime ittifaksız girme kararının mantığını kamuoyu anlayamadı. Çünkü mevcut başkanlık sisteminin getirdiği yüzde 50+1 çıtası...
İyi Parti’nin önümüzdeki yerel seçime ittifaksız girme kararının mantığını kamuoyu anlayamadı. Çünkü mevcut başkanlık sisteminin getirdiği yüzde 50+1 çıtası dolayısıyla kendiliğinden oluşan ittifaklar çerçevesinde bakıyoruz meseleye, haklı olarak.
Bugün için İyi Parti’nin muhalefet cephesinden -ayrılmasa da- ayrışması demek ülkenin birçok yerinde yapılacak belediye seçimlerinde iktidar cephesinin avantajlı hale gelmesi demektir. Böylesi büyük bir riskin ciddi sonuçları olacağı belliyken Akşener’in münferit ve müstakil siyaset yaklaşımının tepki uyandırması normal.
Bu kararın arkasında yer alan temel motivasyon “İyi Parti’nin ideolojik kimliğinin CHP ile iş birliğinin gölgesinde görünmez hale gelmiş olması” şeklinde açıklanıyor. Bu yanlış bir tespit değil aslında.
İyi Parti’nin siyasi yelpazedeki konumlanışına dair hatalı tutumlara bu partinin kurulduğu günden beri dikkat çekildi bu sütunda. Kendi adıma, Akşener’e yönelttiğim en keskin eleştiri toplumdaki milliyetçi hassasiyetleri ihmal etmiş olmasıydı. “Meral Hanım’ın Cumhur İttifakı tabanından değil CHP’den oy çalma” çabasının yanlışlığını hep dile getirdim.
Daha...