Kardeşlik ahlâkı nedir?

Arkadaşlık ve dostluk ahlâkı da diyebiliriz. İş ahlâkından, aşk ahlâkından, isyan ahlâkından bahsedilir de, kardeşlik ahlâkından pek bahsedilmez. Oysa İmanın ve İslâm’ın olduğu...

Arkadaşlık ve dostluk ahlâkı da diyebiliriz. İş ahlâkından, aşk ahlâkından, isyan ahlâkından bahsedilir de, kardeşlik ahlâkından pek bahsedilmez. Oysa İmanın ve İslâm’ın olduğu gibi, kardeşliğin, arkadaşlığın, dostluğun da şartları bulunmaktadır. Her geçen gün eksikliğini hissettiğimiz şeylerden birisi de maalesef budur.

Sühreverdi, dostluk bahsini, Kur’ân’ın emirleri arasında görür. Buna bağlı olarak da, dostluğu bir ‘amel’ kabul eder. Ona göre, dostluğun şartları vardır ve o şartlardan birkaç tanesi şöyledir: Ayrılıktan şiddetle kaçmak ve birlikte olmaya ısrarla devam etmek. Dostun hatalarını görmezden gelmek, kusurlarını örtmek. Dost aleyhinde kalbe gelen vesveseleri kovmak için gayret sarfetmek. Elindekinin yarısını dostuna verip ondakinin yarısını istememek...

Evet, kardeşlik ahlâkı. Mehmet Kaplan, “Birbirine yalan söyleyen ve birbirini aldatan insanlar haydut çetesi bile kuramazlar” der. O halde, ‘kardeşlik ahlâkı’nın birinci maddesine ‘itimat’ bahsini yazabiliriz. Malum, ‘itimat, itikattan önce gelir’ denilir. Bir de Hadis-i Şerif: Mümin, güven yurdudur.

İtimat duvarı yıkılırsa, insana mahsus birçok incelik o duvarın altında kalır, kalmıştır. O andan itibaren, mümin müminin kardeşi değildir, insan insanın kurdudur.

İtimat bahsinin hemen altına veya yanına ‘vefa’yı yazmamız gerekiyor diye düşünüyorum. Bana kalırsa, en önemli kusurlarımızdan biri, ‘kendini kurtaran’ veya birkaç adım öne çıkan kişinin dönüp geriye bakmamasıdır. Kardeşlik ahlâkı, ileriye değil, geriye bakmayı uygun görür. Bu ve buna benzer şeylerin (himmeti ve hizmeti unutmamak vs) toplamına ‘vefa’ diyoruz. Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretlerine göre, arkadaşını geride bırakmak, bedenin afetlerinden biridir. (Marifetname, sayfa 1296) Afetler bahsini hafife almayalım derim. Yine, birçok büyüğümüz, kesin bir dille şunu söyler, söylemiştir: “Vefasızlık, ahlâksızlıktır.” Bize de atalar sözünü hatırlatmak düşsün: Vefası olmayanın sefası olmaz! Emek olmadan yemek olmaz gibi bir şeydir bu.

Peki, kardeş bildiklerimizden bir vefasızlık görürsek, ne yapacağız? Elbette Hüseyin Kazım Kadri’nin şu nasihatini dinleyeceğiz: “Dostlarından bir vefasızlık görürsen, onları sakın kırma; üslup ile geri çekil.”

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kastamonu hakkında 28 Eylül 2019 | 529 Okunma Ölümle ilgili 25 Eylül 2019 | 619 Okunma Son zamanlar 21 Eylül 2019 | 275 Okunma Buradan bakınca 18 Eylül 2019 | 3.038 Okunma Takip mesafesini korumak gerekiyor 14 Eylül 2019 | 389 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar