Kısaca söylemek gerekirse
Emanet bahsinin neye karşılık geldiğini bilmeyen olabilir. Belediye başkan adaylarına evvela bu hassasiyet hatırlatılmalıdır.Geçmişi bilir, geleceği bilemeyiz. Dolayısıyla, elimizdeki en geçerli...
Emanet bahsinin neye karşılık geldiğini bilmeyen olabilir. Belediye başkan adaylarına evvela bu hassasiyet hatırlatılmalıdır.
Geçmişi bilir, geleceği bilemeyiz. Dolayısıyla, elimizdeki en geçerli ölçü, geride kalan günlerdir. Parti ayrımına girişmeden, İstanbul için soralım: Belediye başkanlığı yapıp da maddi açıdan ihya olmayan kaç kişi vardır? Gönlümüze aziz bir hatıra gibi doğan birkaç sima...
Evet, emanet. Bu kelime, son yıllarda “geçici” gibi hafif bir anlama gelmeye başladı. Emanetin kendisi geçici olabilir, fakat vebali kalıcıdır.
Bize emanet edilen imkânlar ve makamlar, bir gün mutlaka elimizden alınacaktır. Buradaki esas mesele, onları teslim ettikten sonra elimizin temiz kalıp kalmadığıdır.
Onca insanın gayret ve fedakârlığını kendi başarımız olarak göremez, gösteremeyiz. Emaneti şahsi kazanca dönüştüremeyiz. Yakınlarımızı kayıramayız. Yöneticiler için hısım ile hasım aynı anlamda birleşebilir. Vadi İstanbul’un her önünden geçişimde aklıma nedense bu cümle geliyor. Ormana sıfır.
1994 yılından bu zamana kadar farklı dönemlerde belediye başkanlığı ve etkili müdürlük yapmış birçok isim tanıyorum. Maalesef artık başka bir hayatın içindeler. Öncelikleri ve dertleri fazlasıyla değişti. Maddiyatla olan imtihanı ne yazık ki kaybettiler. Bu işin partisi falan olmuyor.