Avrupa için endişelenmek…
Diplomasi dilinde, doğrudan ve açıkça söylenemeyen pek çok şey, “endişeliyiz” kelimesiyle ifade edilir. Bu yüzden, endişenin de çok ötesinde, bu kalıba derin anlam yüklenir. Herkes anlayacağını...
Diplomasi dilinde, doğrudan ve açıkça söylenemeyen pek çok şey, “endişeliyiz” kelimesiyle ifade edilir. Bu yüzden, endişenin de çok ötesinde, bu kalıba derin anlam yüklenir. Herkes anlayacağını anlar. Batı medyasında, Türk devlet adamlarının söz ve eylemlerine dair olumlu haber ve yorumlar, genellikle geniş yer bulamaz. Ama aleyhte bir durum varsa, o zaman iş değişir tabii… Bu yaklaşımın temelinde hiç şüphesiz, Batının oryantalist bakışı yani Doğuya ait olanı dışlayıcı, aşağılayıcı ve peşin yargılarla olumsuzluğa mahkûm edici anlayışı yatar. Oryantalizm konusunda çok farklı düşünceler olmakla birlikte, bu kavrama dayanak teşkil eden hâl ve hareketler ve fikirlerin varlığı, hiçbir zaman tümüyle inkâr edilemez. Bu konuda, Edward Said’in “Orientalism” adlı eserine eleştiriler yönelten Batılı yazarların, bazı görüşlerine hak verilebilir belki. Ama “oryantalizm” diye kısaca ifade edilen kaskatı gerçeği, bu eleştiriler ortadan kaldıramaz… Neyse bu tartışmayı şimdilik bir tarafa bırakalım ve aktüel konuya dönelim. Malumunuz şu günlerde, Fransa başta olmak üzere, birçok Avrupa ülkesinde sendikal haklar etrafında, çeşitli ekonomik ve sosyal rahatsızlıkları yansıtan nümayişler yapılıyor. Özellikle Fransız polisinin göstericilere karşı uyguladığı şiddetli muamele, büyük tartışmalar doğurdu. Terör saldırıları sebebiyle, aylardır olağanüstü hâl uygulayan Fransa, son günlerde yeni dalga gösteri ve eylemlerden dolayı oldukça zor durumda. Kısacası, Avrupalıların hiç ama hiç görmek istemediği kötü manzaralar yaşanıyor. Güvenlik kuvvetleri, tırmanan olayları önlemek için çok haşin tedbirler alıyor. Öyle ki, polis göstericilere karşı yapılanları kaydeden foto muhabirlerinin makinelerinden görüntüleri tek tek siliyor. Demokrasinin beşiği, hak ve hürriyetlerin en geniş şekilde kullanıldığı varsayılan Avrupa’da, bu yaşananlar hakikaten kaygı verici… Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fransız polisinin göstericilere uyguladığı şiddeti açıkça kınadı ve “Fransa için endişeli olduğunu” söyledi. Böyle çıkışları, genellikle Batılı siyaset adamları bizim ülkemize yönelik yaparlardı. Erdoğan’ın bu sözlerinin, Le Monde gazetesinde yan manşet olarak yer bulması, hayli dikkat çekici. Her fırsatta Türkiye’yi diline dolayan Batı medyasının, kendi ülkelerindeki toplumsal olaylara karşı kör ve sağır kesildiğini, öteden beri gördüğümüz için, buna şaşırmamak elde değil.