“Aydınlar” ve karanlıklar…

“Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi” bednam bildiriye, tepkiler çığ gibi büyüyor. Bu bildirinin neye ve kimlere hizmet ettiği, topluma adamakıllı anlatılmalı ki, malum aydınların gerçek...

“Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi” bednam bildiriye, tepkiler çığ gibi büyüyor. Bu bildirinin neye ve kimlere hizmet ettiği, topluma adamakıllı anlatılmalı ki, malum aydınların gerçek yüzü ortaya çıksın!..

Akademisyenlerin toplum içinde her zaman ayrıcalıklı bir yeri vardır. Öyle olması da istenir… Zira bu münevver, aydın veya günümüzdeki yaygın ifadesiyle entelektüel zümrenin, topluma yol gösterdiği; memleketi ileriye taşıdığı, kısacası refah ve medeniyet yarışında, mensubu oldukları ülkenin yarışta öne geçmesini sağladıklarına dair yerleşik bir algı vardır. Bu genel kabul esasen, evrensel bir realiteye tekabül etmekle birlikte, aydın – entelektüel diye takdim edilen veya kendilerini bu sıfatla tanıtan her kişinin gerçekten o konumda olduğu, o mertebeye layık olduğu iddia edilemez. Bu sıfatı bihakkın elde etmiş olanla, bir nevi intihal etmiş (Plagiarism) olan arasında dağlar kadar fark var!.. Hakiki münevver – aydınlara ne kadar kıymet atfedilse yeridir. Fakat sahte aydın – entellere herhalde bu krediyi açmak yersiz ve haksızdır. Aydın kişiliklerden anladığımız ve beklediğimiz, onların öngörü sahibi, şuurlu ve doğruyu yanlıştan en iyi şekilde ayırt edebiliyor olmasıdır. Kısacası, neye ve kime hizmet ettiğini bilen ve böylece toplumu da doğru yönlendiren kimseler olarak kabul edildikleri için itibar görürler.
Bariz gerçekleri dahi doğru okuyamayan, apaçık yanlışları savunan ve bu yanlışları da doğru diye yutturmaya kalkışanlar, kusura bakmasınlar, hiçbir vakit aydın filan olamazlar. Hasbelkader sıfatları ne olursa olsun. Akademisyen, araştırmacı, bilim adamı – fikir adamı, hiç fark etmez…

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Ekrem İmamoğlu doludizgin gidiyor!.. 19 Kasım 2024 | 1.136 Okunma Netanyahu’nun ağzı kulaklarında!.. 16 Kasım 2024 | 59 Okunma Donald Trump Başkan mı, “Süpermen” mi? 14 Kasım 2024 | 50 Okunma İslâm dünyası nasıl bir aksiyon alabilir? 12 Kasım 2024 | 127 Okunma Latin Amerika’dayız… 09 Kasım 2024 | 78 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar