Enerji Zirvesi…
İstanbul 39 sene sonra, ikinci defa Dünya Enerji Kongresine ev sahipliği yapıyor. Enerji iletiminde merkez ülke olmayı hedefleyen Türkiye’nin, zirve dolayısıyla dünya gündemine oturması önemli… Enerji...
İstanbul 39 sene sonra, ikinci defa Dünya Enerji Kongresine ev sahipliği yapıyor. Enerji iletiminde merkez ülke olmayı hedefleyen Türkiye’nin, zirve dolayısıyla dünya gündemine oturması önemli…
Enerji güvenliği, istisnasız bütün ülkeler için bir ulusal güvenlik konusu!.. Bu kavram, kısaca enerjinin temiz kaynaklardan üretilmesini ve güvenli bir şekilde son ihtiyaç noktasına kadar iletilmesini ifade eder. Dolayısıyla, enerjide ithalat açısından, yüzde 72 oranında dışa bağımlı olan Türkiye gibi ülkeler için, çok daha dikkatli politikaların izlenmesi gerekir. Zira oran olarak, yüzde ellinin üzerindeki bir dışa bağımlılık, her zaman güvenlik limitlerini zorlayabilir. Örnek olarak, Rusya’nın doğalgazına bağımlı olan Avrupa ülkelerinin, bu alanda duydukları tedirginliği hatırlayabiliriz… Bu sebeple dışa bağımlı ülkeler, tek bir kaynak ülkeye mahkûm olmamak için, imkân ölçüsünde kaynak çeşitliliğine giderek, tedarikçi sayısını arttırmaya çalışır. Enerjide 19. Asır kömür asrı idi. 1880’lerden itibaren, yavaş yavaş petrol devreye girdi ve 20 yüzyıl tam anlamıyla bir petrol asrı oldu… 21. Yüzyılın ise doğalgaz asrı olması bekleniyor. İstanbul’da toplanan 23. Dünya Enerji Kongresine sunulan, ‘Büyük Dönüşüm’ raporunda (Accenture Strategy ve Paul Scherrer Enstitüsü tarafından hazırlanmış); dünya enerji tüketimi ve müstakbel ihtiyaçlara dair, çeşitli öngörülerde bulunuluyor. Buna göre 2030 yılında, enerji talebinde bir düşüş bekleniyor. Sebep olarak da teknolojik inovasyon, ülke politikaları ve küresel ekonomide büyüme beklentilerinin azalması gösteriliyor. Bu sebeple gelecek on yılda, enerji sektöründe önemli değişiklikler olacağı belirtiliyor.