ADD’den Akşener’e giden yollar
ADD yani Atatürkçü Düşünce Derneği benim açımdan “geçmişte kalmış berbat bir anı” olmuştu. 2012’de evimizin kapısını saçma sapan bir gerekçeyle...
ADD yani Atatürkçü Düşünce Derneği benim açımdan “geçmişte kalmış berbat bir anı” olmuştu. 2012’de evimizin kapısını saçma sapan bir gerekçeyle çaldıklarında “yeni fişleme yönteminiz bu mu” diyerek gevrek gevrek gülmemi dışarıda tutarsanız neredeyse 10 yıldır benim için yok hükmünde bir “faşizm merkezi” idi bu dernek.
Malumunuz 10 yıl önce son kez gündeme gelme sebepleri “aman da Cumhuriyet elden gidiyor” diyerek düzenledikleri mitinglerdi. Mitinglerin gerçek sebebi ise -son derece ironik biçimde- Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı seçilmesine engel olacak zemini sağlamaktı. Bol miktarda “ordu göreve” sloganı atılmıştı o mitinglerde.
Daha da geriye gidelim. 28 Şubat sürecinde bu “faşist merkez” bir çeşit “darbe yanlısı paramiliter güç” olarak konumlandırmıştı kendini. Başörtülü kızların ve sakallı delikanlıların üniversitelere girmemesini temin için Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği isimli bir başka “faşist merkez” ile el ele vererek canhıraş bir mücadele vermişlerdi.
28 Şubat sürecini hatırlamayan gençlere şaka gibi gelebilir ama hem ADD hem de ÇYDD üyeleri “kolluksuz onbaşılar”a dönüşmüşlerdi. Güç zehirlenmesi içerisinde ellerinden gelse başörtülü kızlarımıza Doktor Mengele deneyleri yapacaklardı. Meseleyi konuşmaya başladıkları ilk yer “aileleri tarafından kandırılarak veya zorla başları kapatılmış kızlarımız” cümlesiydi ki ancak tiksinebiliyordunuz geliştirdikleri leş gibi üsluptan.
Şimdi hani “diktatörlük, tek adamlık” falan diyorlar ya, bu akıllarını sevdiğiminin faşistleri 28 Şubat sürecinde işi “postacı evrak bırakmak için bir evin kapısını çaldığında o evde oturan kadın kapıyı başörtüsünü çıkararak açmalıdır çünkü orası artık kamusal alandır” rezilliğine kadar ilerletmişlerdi.
Üniversite kapılarında nöbet tutan sivil timler oluşturarak içeriye başörtülü kızların alınmamasını temine gayret eden, eşi başörtülü biri cumhurbaşkanı olmasın diye yırtınan o ADD tam da kendisinden beklenildiği gibi darbe seviciliği yaptı 27 Mayıs’ın seneidevriyesinde.