Amerikan Teali Cemiyeti
Memleketimiz çok güzel memleket, devletimiz çok köklü bir devlettir. Uzun ve sürekli ders alabileceğimiz bir tarihe sahip olmamız ise çok büyük şansımızdır.Hala öyledir midir bilmiyorum ama ben lisede okurken...
Memleketimiz çok güzel memleket, devletimiz çok köklü bir devlettir. Uzun ve sürekli ders alabileceğimiz bir tarihe sahip olmamız ise çok büyük şansımızdır.
Hala öyledir midir bilmiyorum ama ben lisede okurken müfredat içeriği çok sıkıcı olan İnkılap Tarihi Dersleri’nin benim için en öğretici konusu “zararlı cemiyetler” ünitesi olmuştu.
Memleket beka savaşı verirken, ortalık yangın yeriyken ortaya çıkan bu zararlı cemiyetler, kurtuluş savaşının etkisini kırmaktan başkaca bir amaç güdüyor değillerdi malum.
Elbette gavurların doğrudan kurduğu Mavri Mira, Etniki Eterya, Pontus-Rum Cemiyeti, Taşnak ve Hınçak cemiyetlerinin kuruluş gerekçesini anlamıştım. En nihayet gavur dediğin gavurluğunu yapacak, senin esir olman için elinden geleni ardına koymayacaktı. Emperyalist odakların kendilerine sağladığı destekle Türkiye’ye diz çöktürmeyi hedefleyeceklerdi.
Üç tür “zararlı cemiyet”in nasıl ortaya çıktığını ise o günlerde de anlamamıştım, yaş oldu 42, hala anlamıyorum. İlk tür Kürt Teali ve Şarki Karip Çerkezleri cemiyetleri… Tarih boyunca göbeğimizi birlikte kestiğimiz Kürtlerin ve Çerkezlerin bir kısmı, çok küçük bir kısmı bile olsa nasıl ikna olmuştu “bağımsız Kürdistan” ve “Çerkez kantonu” fikrine, hala anlamlandıramıyorum. İkinci tür ise aralarında Teali İslam, Falhiyat, Ahmediye gibi güya “hilafeti savunma” adı altında İngilizlerin çıkarlarına hizmet eden cemiyetler. Emperyalizme karşı durmayı neredeyse bir iman meselesi haline getirmiş İslam tecrübesine nasıl ihanet edebilmişlerdi, anlayamam. Üçüncü tür ise başta İngiliz Muhipleri ve Wilson Prensipleri cemiyetleri olmak üzere canhıraş şekilde kurtuluşun İngiliz ve/veya Amerikan mandasına girmekte olduğunu savunan cemiyetler.
Genel olarak anlamadığım şuydu: Bir insan teki, aklı birazcık olsun çalışan bir insan teki nasıl olur da düpedüz emperyalist amaçlar güttüğünü bildiği bir merkezin hizmetine girer? Ekmeğini yediği, havasını içine çektiği ülkesi aleyhine nasıl olur da emperyalistlerle iş tutar? İnsan teki dediğimiz izzetini, şerefini, onurunu ve en nihayet namusunu para, altın, şan, şöhret gibi dünyevi şeyler için nasıl olur da satabilir?