İnsani kalkınma
13-14 milyon insanı doğrudan etkileyen büyük bir felaket yaşadık. Henüz, depremde yakınlarını kaybeden insanlarımızın çoğu yas tutacak aşamaya bile gelemediler. Bir süre daha depremden etkilenen kentlerimizde...
13-14 milyon insanı doğrudan etkileyen büyük bir felaket yaşadık. Henüz, depremde yakınlarını kaybeden insanlarımızın çoğu yas tutacak aşamaya bile gelemediler. Bir süre daha depremden etkilenen kentlerimizde ağır bir yas havasının hakim olacağını söylemek sanırım yanlış olmaz.
Esasen, böylesine büyük afetlerin ardından toplumların iki büyük kalkınma hamlesi yapması beklenir. İlki, şüphe yok ki, fiziki kalkınma hamlesi. Evler, dükkanlar, yollar, fabrikalar derken şehirlerimizin devasa şantiyelere dönüşecek önümüzdeki günlerde.
İkinci beklenti ise en az birincisi kadar önemli, hatta bence ondan da önemli olmak üzere “insani kalkınma hamlesi” başlatmaktır. Yas sürecini sağlıklı şekilde atlatmaktan tutun da nitelikli insan kaynağımızı ilgili şehirde tutmaya, istihdam alanları planlamaktan psikolojik desteklere, çocukların okul düzenini sapasağlam kurmaktan kadınlarımızın vakitlerini nitelikli işlerle doldurmaya değin bir dizi işten söz ediyoruz aslında.
Bu büyük travmanın etkisinin sadece fiziki kalkınma ile giderilmesi söz konusu bile değildir.
Örneği, iyi bildiğim bir şehirden, Kahramanmaraş’tan vereyim. Maraş’ta halihazırda 27 çadır kent var. Çadır...