Sosyal çürüme yazıları 6: Gösterişli sefalet cumhuriyeti
Aslında bugünün sosyal çürüme yazısı bir başka başlık taşıyacaktı. Ancak son iki günde gördüğüm iki video, “gösterişli sefalet cumhuriyeti”ni öne almaya mecbur...
Aslında bugünün sosyal çürüme yazısı bir başka başlık taşıyacaktı. Ancak son iki günde gördüğüm iki video, “gösterişli sefalet cumhuriyeti”ni öne almaya mecbur bıraktı beni.
Videoların ikisinde de birer gelin var. İlkinde düğün esnasında gelin hanım kocasına “twerk dansı” yapıyor, ikincisinde de yine bir başka gelin, düğününde dansöz kıyafetiyle kocasına raks ediyor.
Gösteri Toplumu yazarı Guy Debord’un anlamı üzerine uzun uzun düşünmemizi gerektiren kısacık bir cümlesi vardır: “Amaç hiçbir şey, gelişme her şeydir.”
Gelişme “her şey” olmak için epeyce yol yürüdü malumunuz. Her şeyden önce “bilmenin amacının sadece bilmek” olabileceğini kabul etmesi gerekti insanlığın. Ardından “bilinen her yeni şeyin bir gelişme olduğu” ön kabulü yerleşti. Ardından “bilimsel bilginin mutlak bir gelişim öngördüğü için kutsal kabul edilmesi” noktasına ilerlendi. Bu nokta öyle büyük bir “inanç alanı” yarattı ki insanlığın bilimsel bilgi ile kitle imha silahları yaratması, iklim felaketlerine yol açması, sömürgeciliği zirveye taşıması gibi sekmelerin hiçbiri “gelişme”nin kutsallığına bir zarar veremedi.
Merkantilizm ile başlayıp postmodernizme kadar ilerleyen...