Tarihte bugün
Doğrusunu itiraf etmem gerekirse bugün gündemle ilgili yazmak gelmedi içimden. Gündemde de pek bir şey yoktu zaten. Gerçi bu, gündem sıkıntısı yaşanmasını bir kenara bırakın, gündemden başı...
Doğrusunu itiraf etmem gerekirse bugün gündemle ilgili yazmak gelmedi içimden. Gündemde de pek bir şey yoktu zaten. Gerçi bu, gündem sıkıntısı yaşanmasını bir kenara bırakın, gündemden başı dönen Türkiye için iyi bir şey. Ve fakat benim gibi haftada üç gün yazı yazan adamlar için zorlayıcı bir durum.
Gerçi, haftada altı gün yazan yazarlar var gazetelerde. Onlara büyük saygı duyuyorum. Onca konuyu nasıl buldukları bir kenara, onca konu hakkında fikirlerinin olması bir kenara…
Diğer yandan benim için yazmak, “önemine inanmadığımda” olacak şey değil. Haftada altı gün yazı yazabilen birinin böyle bir motivasyonunun olabileceğini de zannetmiyorum. Ya gündelik politikanın dehlizlerinden çıkmamak yahut komplo teorileri üzerinden durmadan “bakın aslında o iş öyle değil” demek falan gerekir kanaatimce. “Hangi iş öyle değil?” diye sorduğunuzda da “o iş işte” cevabını verirler size. Mis gibi kafa konforu aslında.
Bilgisayarın başına yazı yazmak için oturduğumda yazacak konu yoksa azıcık eşelerim sağı solu. Haber siteleri, yorumlar, uluslararası gündem. Mesela Kazakistan’daki olaylar var gündemde. Hiçbir detayını bilmediğim için pas geçtim. Kılıçdaroğlu’nun “dört şey yapacağız, ülke kalkınacak” diyerek irat ettiği bir nutuk var diğer yandan. “Yav he he” deyip geçtiğim şey üzerine yazı mı yazayım Allah aşkına?