Ayasofya’yı ticarete açtılar
Sözcü yazarı İsmail Saymaz bu hafta 'Ayasofya’yı ticarete açtılar' başlıklı yazısını başlıklı yazısını kaleme aldı.
Ayasofya Camisi’nin internet sitesine girdiğinizde, Ayasofya Manifestosu’nu göreceksiniz.
Hayır...
İstanbul’u fetheden Fatih Sultan Mehmet’in vasiyeti değil, sakın karıştırmayın.
Ayasofya’yı 24 Temmuz 2020’de siyasete açan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşması bu.
Erdoğan, açılıştan iki hafta önceki konuşmasında Ayasofya’nın diğer camiler gibi ücretsiz olacağını açıklayarak, şunları söyledi:
“Tüm camilerimiz gibi Ayasofya’nın kapıları da yerli ve yabancı, Müslim ve gayrimüslim herkese sonuna kadar açık olacaktır. İnsanlığın ortak mirası olan Ayasofya yeni statüsüyle herkesi kucaklamaya, çok daha samimi, çok daha özgün şekilde devam edecektir.”
KAPISINI YEDİLER SIVASINI KAZIDILAR
‘İnsanlığın ortak mirası’ ibadete açılır açılmaz...
Erdoğan, Ayasofya’yı kürsüye çevirerek siyasi nutuklar attı.
Bu kadarı Osmanlı sultanlarının bile aklının ucundan geçmezdi. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, minbere kılıçla çıkarak ülkenin imajını yerle bir etti. Minberde “Fatih Sultan Mehmet Han burayı kıyamete kadar cami olarak kalması için vakfetmiştir. Vakfedileni çiğneyen lanete uğrar” diyerek, adını anmadan Atatürk’ü lanetledi.
Ayasofya’ya imam olarak atanan Mehmet Boynukalın, kendini şeyhülislam zannediyor olsa gerek, Cumhuriyet’e meydan okudu.
“Fatih’in torunları” büyük sultanın mirasını siyasi kampanyaya alet ettiler.
Bu esnada ‘insanlığın ortak mirası’ ilk günden harap edildi.
Ayasofya’nın tarihi İmparatorluk Kapısı’nı mübarek diye, parça parça koparıp yediler.
Şifalı diye sıvalarını kazıyıp torbalara doldurdular.
Tarihi su haznesini kırıp ayakkabılık yaptılar.
TİCARETHANEYE ÇEVRİLDİ
Fatih’in vasiyetini yerine getirmek iddiasıyla ve Atatürk’e lanet ederek müze olmaktan çıkarılan Ayasofya, şimdi ticarethaneye çevrildi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, 15 Ocak’tan itibaren Ayasofya’nın ikinci katında 10 civarında seramiğin sergilendiği galeriyi müze olarak hizmete açtı.
İddiaya göre...