Başkanlığı konuşmadan anayasa olur mu
BAŞBAKAN Ahmet Davutoğlu, 1 Kasım seçim gecesi Adalet ve Kalkınma Partisi'nin balkonundan zafer konuşması yaparken, önümüzdeki dönem siyasi önceliklerinin başında yeni anayasa yapılmasını...
BAŞBAKAN Ahmet Davutoğlu, 1 Kasım seçim gecesi Adalet ve Kalkınma Partisi'nin balkonundan zafer konuşması yaparken, önümüzdeki dönem siyasi önceliklerinin başında yeni anayasa yapılmasını saydı.
Gerçekten de yeni anayasa AK Parti’nin son üç seçimdir temel vaadi. Bu vaat konusunda yalnız da değil parti, CHP’den MHP’ye ve HDP’ye kadar bütün partiler yeni anayasa istiyor. Bu istek yüzünden geçen parlamento döneminde Meclis’te bir anayasa uzlaşma komisyonu kuruldu, toplum bir süre yeni anayasa konusunda heyecana kapıldı ama komisyonda etraflı bir uzlaşma çıkmayınca çabalar da yarım kaldı.
Şimdi yeniden bir yeni anayasa için bir araya gelebilir mi partiler? Şüpheli. Kaldı ki 2011 sonrası uygulanan ve başarısız olan ‘uzlaşmayla karar alan eşit üyeli komisyon’ yönteminin yeniden canlandırılmasına AK Parti’nin taraftar olduğunu da sanmıyorum.
Eğer partilerimiz yeni anayasa konusunda bir ilke anlaşması içindeyse, en önce karar verilmesi gereken şey, öne beyaz bir sayfa çekilip baştan sona bir anayasa mı yapılacağı, yoksa mevcut anayasada kapsamlı değişiklik mi yapılacağı konusu olacak.
Ben sil baştan bir anayasa yapılabileceğini sanmayanlardanım; ama diyelim ki böyle bir uzlaşma ortamı doğdu, partilerimiz sil baştan anayasa yazmak için bir masanın etrafına oturdu...
O zaman, nasıl temel hak ve özgürlüklerden yargı bağımsızlığına kadar her şeyi yeni baştan konuşacaksak, kuvvetler ayrılığı düzenini de yeniden konuşacağız demektir.
Mevcut anayasanın yürütme organıyla ilgili temel sorunu, yürütme yetkisini türlü çeşitli kurumlar arasında paylaştırmış olmasından kaynaklanıyor. Yürütme üzerinde gerçek bir yargı ve yasama denetimi kurmak yerine zamanın anayasa yapıcıları yürütme gücünü parçalamayı uygun görmüş.