Demokratik devleti tepeden tırnağa yeniden kurmak
SİZCE Almanya'da, Fransa'da, Britanya'da veya Amerika'da bizdeki Fetullahçılar gibi devleti ele geçirmeye çalışan bir örgütlü gücün yokluğu, bu ülkelerde insanların daha iyi kalpli ve demokrasiye sadık...
SİZCE Almanya'da, Fransa'da, Britanya'da veya Amerika'da bizdeki Fetullahçılar gibi devleti ele geçirmeye çalışan bir örgütlü gücün yokluğu, bu ülkelerde insanların daha iyi kalpli ve demokrasiye sadık olmasından mıdır, yoksa o ülkelerde böylesi ele geçirmeleri imkânsız kılan kimi düzenlemeler yüzünden midir?
Bana soracak olursanız, Türkiye iktidarıyla muhalefetiyle bundan sonrasını tasarlamaya bu cümledeki soruyla başlamalıdır.
Bugün sahip olduğumuz ve bir vaizin önderliğinde 40 yıl önce yola çıkmış bir inanç grubu tarafından neredeyse ele geçirilmiş olan devletimizin temel yapısı esasen 19. yüzyıldan kalmadır.
Merkezi yönetimimizi, bürokratik oligarşimizi örnek aldığımız Fransa kendi kamu yönetim modelini yenilerken biz zahmet edip bunu yapmadık.
Memurlarımızın yargılanmasını türlü şarta bağlayan kanunumuz bile Cumhuriyet öncesine ait.
Başta ordumuz olmak zere bu kamu kurumlarımız hiçbir biçimde demokratik hesap verebilirlik ilkeleriyle çalışmayan, aşırı gücün tek elde toplandığı kurumlar. Darbeciler o gece Hulusi Akar’ı korkutup bildiriyi imzalatmayı başarmış olsaydı bugün bu yazı dahil hiçbir şey yazılamıyor olacaktı. Akar’ı korkmadığı için kutlayalım ama insan bu ve can tatlı gelebilir, yarınki Genelkurmay Başkanı’nın korkmayacağından emin olamayız.
Ordumuzun toplam subay-astsubay mevcudu içinde aslında küçük bir gruptan, ordudaki toplam tuğgeneral mevcudu içinde de küçük bir gruptan söz ediyoruz ama bu kadar küçücük bir grup devleti ele geçirebilecek güce ulaşmak üzereydi. Ve unutmayın, onlarla sokakta vatandaş ve polis savaştı, ordunun geri kalanı değil.
Türkiye’nin önündeki büyük sorun, bütün bu devlet kurumlarının, evet Maliye’den Milli Eğitim’e, Tarım Bakanlığı’ndan TSK’ya, Hazine’den Dışişleri’ne ve en önemlisi polisi dahil mülkiye teşkilatından yargısına, tepeden tırnağa yeni baştan yapılandırılması ihtiyacı.
Bu kurumların demokratik hesap verebilirliğini sağlayabilmeliyiz. Bunun için liyakati ve kanunlara sadakati ön plana çıkarabilmeliyiz.
Bunu başaramazsak bugün on binlerce Fetullahçıyı tasfiye ederiz, yarın öbür gün başka bir grup çıkar bu kez onu tasfiye etmek için yine elimize baltaları almamız gerekir.