İsrail için sözün bittiği nokta…

İsrail eskiden birkaç günde başarırdı.
Operasyonları kısa sürerdi.
Ama Gazze’de sert kayaya çarptı.
Binaları yıktı.
Milyonları evsiz bıraktı.
On binlerce çocuğu, kadını öldürdü.
Ama Filistin direnişini kıramadı.
10 aydır debeleniyor.
Çok sayıda kayıp veriyor.
Bu da onları çıldırttı.

Katil Netanyahu…
ABD Kongresinde onur konuğu yapıldı.
Kürsüye çıktı Amerikan halkına hakaret etti.
Dışarıda kendini protesto edenlere seslendi.
“Kullanışlı aptallar” dedi.
Ama üyeler 72 kez ayağa kalkıp alkışladı.
Sonra Biden, Kamala Harris ve Trump’la görüştü.
ABD’den aldığı gazla ülkesine döndü.

Şimdi suikastlara başladı.
Korkakça eylemlere…
CIA-MOSSAD dayanışması var.
Hizbullah’ın 2 numarası Fuad Shukr’a saldırdı.
HAMAS Lideri İsmail Heniyye’yi katletti.
Suikastlar için Lübnan ve İran’ı seçti.
Peki bunlar savaşın kaderini etkiler mi?
Elbette kayıptır.
İsrail’e geçici moral verebilir.
Ama savaş kişilere bağlı değildir.
Büyük savaşların bedelleri vardır.
Şehitsiz kazanılan bir savaş yoktur.
İsrail için son değişmez.

İsmail Heniyye…
Filistinliler için kahramanca mücadele etti.
Gazze direnişi şimdiden tarihe geçti.
Heniyye dünyaya örnek oldu.
O nedenle bütün mazlumların şehididir.
Bizim de…
Oğlu Abdüsselam Heniyye açıklama yaptı.
“Babamın kanı, en küçük Filistinli bir çocuğun kanından daha değerli değil. Onunla gurur duyuyoruz ve başımız dik” dedi.
Bu halk yıkılır mı?

İsrail’in uyguladığı soykırım…
Filistinliler üzerine düşeni yaptı.
Ama Arap ve Müslüman ülkeler sınıfta kaldı.
Sadece onlar mı?
Tüm dünya seyretti.
İşi sözle geçiştirdi.
İsrail’i caydıracak askeri güç oluşturulamadı.
Şu anda yaşanan sıkıntı…
Yığınakta yapılan hatanın sonucu.

Yapılan suikastlar…
Savaşın genişleyeceğinin göstergesi.
Kırmızı çizgiyi aştı.
İsrail için sözün bittiği nokta.
Bundan sonra kimsenin hata yapma şansı yok.
Aramızdaki küçük sorunları unutalım.
Asıl düşmana göre konumlanalım.
İsrail’e karşı askeri gücü acilen devreye sokalım.